Teknolojinin sunduğu olanaklarla geliştirilen interaktif müze teknolojileri, ziyaretçileri etkileyici bir tarih yolculuğuna çıkarıyor.
Hızla gelişen teknolojik olanaklar geleneksel müze konseptini
değiştiriyor. Müzelerde kullanılan interaktif uygulamalar ve sanal gerçeklik
çalışmaları ziyaretçileri gerçek bir tarih yolculuğuna çıkarıyor.
ODTÜ
Teknokent'te faaliyet gösteren Reo-Tek, müze, sergi, eğitim, mobil ve araştırma
alanlarında interaktif teknolojilerle bütünleşen tasarım ve yazılım
geliştiriyor.
Sanal
gerçeklik yazılımlarından müzeler için interaktif sergi ünitelerinin üretimine
kadar çözümler sunan şirket, bugüne kadar yaklaşık 40 müzeyi tasarladı.
Reo-Tek
Genel Müdürü Refik Toksöz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, müzecilikte yeni
teknolojilerin kullanılması amacıyla bir TÜBİTAK projesi yaptıklarını
belirterek, bu projeden çıkan teknolojileri uygulamaya koyduklarını dile
getirdi.
Teknolojinin sunduğu olanakların müzelerdeki geleneksel
sergileme biçimlerine yeni yaklaşımlar getirdiğine işaret eden Toksöz, şöyle
konuştu:
"Sergi
alanlarındaki kısıtlılıklar teknoloji yoluyla aşılıyor. Sınırlı sayıdaki resim
fiziksel olarak sergilenebilirken kiosk ya da ekran yardımıyla yüzlerce resmi
sanatseverlerin beğenisine sunmak mümkün. Herhangi bir konuda yıllar içinde interaktif
olarak yolculuk da yapılabiliyor. Örneğin sanat tarihinde yıllar içinde yaşanan
değişim/gelişme bu sayede görülebiliyor. Aynı şekilde modellemeyle bir yerin,
tarihin belli dönemlerindeki durumunu ve geçirdiği değişimi görmek
mümkün."
Dümen başında Akdeniz'de tarih yolculuğu
Reo-Tek, Alanya Arkeoloji Müzesi için bir gemi simülatörü üretti. Simülatörü
kullanmak için dümenin başına geçen ziyaretçiler, hem Alanya yarımadasında
sanal deniz hem de tarih yolculuğuna çıkıyor. Ziyaretçiler yolculukları sırasında
Alanya'ya tarih boyunca gelen gemi tipleriyle karşılaşıyor, onlar hakkında
bilgi ediniyor.
Hattuşa
sokaklarında savaş arabası kullanmak
Çorum Arkeoloji Müzesi için savaş arabası simülatörü geliştirildi.
Ziyaretçilerin Hitit İmparatorluğunun başkenti Hattuşa'da bir Hitit savaş
arabasıyla gezmesinin sağlandığı sistem, 2 eksenli bir at arabası simülatörü ve
panoramik silindirik ekrandan oluşuyor. Ziyaretçiler at arabasının üstüne
binip, dizginleri ellerine aldıkları an bir zaman yolculuğuna çıkıyor. Şehrin
sokaklarında, tapınakların arasındaki antik yolda at süren ziyaretçiler,
yolculukları sırasında oradan geçen rahipler, halktan kişiler, askerler, yörede
yaşayan hayvanlar, oraya has bitkilerle karşılaşarak dönemin atmosferini
yaşıyor.
Kimsenin görmediği Kral Midas'ın mezarı
Kral Midas'a ait olduğu düşünülen MM Tümülüsü, Ankara Anadolu Medeniyetleri
Müzesi'ne bağlı Gordion Müzesi'nin karşısında yer alıyor. Tümülüste bulunan
kemikler ve eserlerin çoğu Anadolu Medeniyetleri Müzesi'nde sergileniyor.
Müzeye
gelen yerli-yabancı ziyaretçilerin tümülüsü, kral ve odasındaki eşyaları
yerinde görmelerini sağlamak amacıyla silindirik ekranlı sanal gezi sistemi
tasarlandı.
Sistemi
kullanan ziyaretçi, önce tümülüsü dışarıdan görüyor, etkileşimli bilgi
sistemiyle tümülüsün yapısı, mezarın yapılış aşamaları ve arkeolojik önemi
hakkında bilgi sahibi oluyor. İstediği zaman içine girip "birinci kişi
kamerası" ile mezarın yeni kapatıldığı andaki halini gezebiliyor.
Eserler
mezar içine, arkeologların mezarı ilk açtıkları andaki yerleşime uygun olarak
dizildi. Yine çizimlerden yararlanılarak masalar ve eserler 3 boyutlu olarak
tekrar canlandırıldı, odaya ilk konuldukları halleriyle gösterildi.
Herkül'ün görevlerine soyunmak
Antalya Arkeoloji Müzesi'ne, Antik Perge Tiyatrosu ve Herkül'ün 12 işi hakkında
bilgi veren iki uygulama yapıldı. Perge Tiyatrosu Bilgi Sistemi'nde müzeye
sergilenmek üzere Antik Perge Tiyatrosu'ndan getirilen eserlerden 16 tanesi
hakkında bilgilendirme sağlanıyor. Üç boyutlu taranmış eserler dokunmatik
ekranla her yönden incelenebiliyor.
Herkül'ün
görevleri ise etkileşimli kitap olarak planlandı. Ziyaretçilerin sadece sayfa
çevirmesi ve pasif olarak animasyon seyretmeleri yerine görevin bir parçası
olması hedeflendi. Bu amaçla Herkül ve görevlerindeki hayvanlar ve mitolojik
canlılar, geleneksel Karagöz oyununda olduğu gibi gölge tiyatrosu karakterleri
tarzında canlandırıldı. Antik Yunan vazolarının üstündeki antik çizimler
tarzında üretilen karakterler, kullanıcı tarafından yönetilen kuklalara
dönüşürken ziyaretçi hikayeyi kendisi yazabiliyor.
Dijital dürbünle 88 yıl önceki
Ankara
Ankara Devlet Resim ve Heykel Müzesi için geliştirilen tüm uygulamalarda
ziyaretçilerin farklı bir müze ziyareti deneyimi yaşamaları amaçlanıyor. Müzeye
ilk girildiğinde, dijital kitap ziyaretçileri karşılıyor. Animasyon ve
videolarla desteklenen bu kitapta ziyaretçi, adeta büyülü bir kitabın
sayfalarında dolaşarak, müzenin mimarisi, tarihçesi ve burada bulunan önemli
eserler hakkında bilgi sahibi oluyor.
Türk
Ressamları Bilgi Sistemi'nde ise ziyaretçiler müzede tabloları yer alan
Türkiyeli ressamlar ve resim akımları hakkında bilgi alabiliyor. İnteraktif
şekilde zaman çizelgesini kaydırarak geçmişten yakın tarihlere resim
akımlarının değişimi ve farklılıkları incelenebiliyor.
Müzenin
ön bahçesinde, Ankara'yı çepeçevre gören bir konumda "dijital dürbün"
uygulaması yer alıyor. Bakıldığı zaman Ankara'nın 1930'larda yaşayan halini
gösteren dürbünü kullanan her ziyaretçi, adeta bir zaman yolculuğu geçiriyor.
Zeugma ziyaretçisiyle etkileşime giriyor
Dünyanın en büyük mozaik müzesi olarak kabul edilen Zeugma Müzesi için 6x4
metre boyutlarında "etkileşimli mozaik havuzu" yapıldı. Gaziantep
Mozaik Müzesi'nde gerçekleştirilen uygulama için, Reo-Tek tarafından
geliştirilen etkivizyon sistemi kullanıldı.
Sistem,
bölgede bulunan Roma evlerinin ortasındaki yağmur suyunun biriktiği havuzlarda
yer alan su mozaiklerinin eski zamandaki kullanımına benzer şekilde sunumu
amacıyla yapıldı. Mozaikler, ziyaretçiler içine girdiklerinde dalgalanan bir su
efektiyle etkileşimli olarak müze tabanında sunuluyor.
Gerçek
zamanlı 3 boyutlu etkileşimli yardımcı ögelerle 5 mozaik birer dakikalık
temalarla sergileniyor. Benzer sistemlerden üstün olarak fiziksel gerçeklikte,
hidrodinamik özelliklere göre formu değişen, yapay zekalarıyla ziyaretçilerden
kaçan, sonra tekrar yiyecek arama ve sürü davranışı gösteren balıklar eklendi.
Temaya göre su hissini güçlendirecek balıklar, dökülmüş yapraklar, suda yüzen
kandillerle ziyaretçilerin ilgisinin artırılması hedefleniyor.
22 Mayıs 2018 01:27