Hem eğitim, hem ev ve hem kariyer birlikte olabilir


  Eğitim almış gençler için en yaygın kanaat, ne yemekten ne de ev işlerinden anlamadıkları yönündedir. Annelerin binbir telaşla üniversiteye gönderdiği kız-erkek çocukları, kazandıkları hayat tecrübesiyle ailesini şaşırtıyor. Uzmanlara göre iyi planlanmış bir programla hem eğitim hem de kişisel gelişimde büyük başarılar yakalanabilir.Her şey sınav sonucunu alıp, bir başka şehirde üniversite kazandığını öğrenmekle başlar. Anne-babalar, ‘ne yapacak şimdi bu çocuk bir başına başka bir şehirde’ diye kara kara düşünürken, üniversiteyi kazanan öğrenci gittiğinde yapacaklarının hayalini kurar. Bir de okuyan öğrenciler için ‘ev işinden, fatura yatırmaktan bile anlamaz’ algısı vardır ki haberimiz tam da bu tabuyu yıkmayı amaçlıyor. Üniversiteyi kazanıp yuvadan uçan gençler hem lisans eğitimi alıyor hem de ayakları üzerinde durmayı öğreniyor. Öğrenciyken musluk tamir etmekten içli köfte yapmaya kadar birçok şeyi ilk kez deneyen var. İnşaat mühendisliği okuyan Cenk Demir, hem bölümünün 2.si hem de mutfakta bir numaralı aşçı. Üniversiteyi kazanmadan önce hiç yemek yapamadığını söyleyen Demir, şimdilerde annesinin yemekleriyle yarıştığını söylüyor. Yurtdışında üniversite kazanan Ayşegül Karagöz ailesinden uzakta başarılı bir şekilde eğitimini sürdürüyor.İnşaat mühendisliği bölümü öğrencisi Cenk Demir, mutfaktaki hüneriyle adeta aşçılara taş çıkarıyor. Annesinin, “Ne yiyip ne içeceksin, yumurta kırmayı bile bilmezsin” sözleriyle uğurladığı üniversite yolunda tüm endişeleri boşa çıkarmış. Arkadaşlarıyla eve çıkan Demir, kendisini derslerden çok ev işlerinin zorladığını söylüyor. İş başa düşünce yemek yapmak zorunda da kalan Demir, “Uzaktan bakınca sadece ders çalışıyor, eğitimimi tamamlıyor görünüyorum ama mercimek çorbası yapmada annemle yarışırım.” diyor. Tüm bu becerileri eğitim hayatını etkilemeyen Demir, bölümün en başarılı 2. öğrencisi.ÜNİVERSİTE SADECE EĞİTİM DEĞİL, HAYAT TECRÜBESİ KAZANDIRIYORAyşenur Karagöz ise daha da zoru başarıp Türkiye’den Bosna’ya okumaya gidiyor. Ailesi ne yer ne içer diye düşüne dursun, Ayşenur yurtdışında 3. yılını tamamlamış. Mimarlık bölümü öğrencisi Karagöz, ilk gittiğinde alışamamış ama zamanla Bosna’ya ısınmış. Şu an 3 dil biliyor. Burada pasta yapmayı da öğrenen Karagöz, Türkiye’den dönerken valizinde kıyafetten çok pasta malzemesi götürüyor. Bosna’ya kendisini ziyarete gelen yakınlarını kiraladığı araçla adeta tur keyfi yaşatan Karagöz’ün bu aralar en çok isteği bir araba almak ve arkadaşlarının ulaşım ihtiyacını karşılamak. Yurtdışına çıkarken bunların hiçbirinin hayalini bile kuramadığını aktaran Ayşenur Karagöz, “Bosna bana başta dil olmak üzere özgüven, cesaret, girişkenlik gibi birçok şey kattı. Okumak için ailemizden uzaklaştığımızda kazandığımız şey sadece eğitimimiz olmuyor.” diyor.İşletme bölümü öğrencisi Nazan Karakuş da hayata dair pek çok şeyi üniversitede öğrenmiş. Annesinin “Nazan acaba çay demleyebilir mi ki?” diye iç geçirdiği öğrenci, pizza, şekerpare ve içli köfteye kadar her yemeği denemiş. Hayatında fatura yatırmadığını söyleyen Karakuş, “Öğrencilikte gündelik hayata dair ne varsa öğrendim. Hatta musluk tamir etmeyi, kontrol kaleminin nasıl kullanılacağını bile tecrübe ettim. Bir gün penseyle dolap kapılarını bile tamir ettim. Okumaktan çok daha fazlasını ailemden ayrı kalınca kendi başıma yapmak durumunda kaldım.” diye konuşuyor.İYİ BİR HAYAT İÇİN EĞİTİMDEN FAZLASI LAZIMÜniversite öğrencilerinin eğitimin yanı sıra kendilerini sosyal ve kişisel anlamda da geliştirmeleri gerektiğini söyleyen eğitim koçu Murat Yiğit, bunun da sadece derslere odaklanarak mümkün olamayacağını belirtiyor. Kişisel gelişimi eksik olan kişilerin kendini tamamlayamadığını ifade eden Yiğit, “Doğru ve düzenli bir program hayata geçirildiğinde öğrenciler hem derslerine hem de sosyal aktivitelere zaman ayırabilir. Gelişen dünyada öğrencilerin derslerinden aldığı iyi notların yanı sıra eğitimlerine uygun kişisel gelişimleri ve hayat tecrübeleri de önemli.” ifadelerini kullanıyor. Yiğit, “Gençlerin en verimli yıllarında üretecekleri ve edinecekleri tecrübeler, ileride onlara büyük kolaylık sağlayacaktır.” diye konuşuyor.