`Ben onun sevgisiyle rızıklandırıldım`
Huzurlu bir yuvanın şifresi eşler arasındaki sevgi ve saygıdır hiç şüphesiz. Böyle bir ortamda yetişen çocukların karakter yapıları da elbette daha sağlıklı olacaktır.Bu ortamın sağlanması, huzurlu ve sevgi dolu bir yuva için temel faktör de eşlerin birbirlerine karşı davranışlarıdır. Sevgi için emek verilmesi, eşlerin birbirlerine daha çok vakit ayırmaları üzerinde durulması gereken önemli noktalar.Peki bu konuda Efendimiz (sav) eşlerine olan davranışları nasıldı? Her konuda en güzel örnek olan Efendimiz (sav) bu mevzuda da bize ideali yaşayarak tavsiyelerde bulunuyor.Hazreti Peygamber (sav) yaşadığı dönem itibari ile kadının birey yerine konmadığı bir dönemde vazifesini eda etti. Kadının ailede pek değer görmediği o dönemde Efendimiz (sav) hanımlarına verdiği değer bugün bile ulaşılamaz seviyede. Eşlerine olan muhabbetini onlarla baş başa iken gösterdiği gibi başkalarının yanında bunu ifade etmekten kaçınmadığını okuyoruz siyer kitaplarında. Bir sahabenin; “Ya Rasulullah dünyada en çok sevdiğiniz kişi kim?” sorusuna tereddütsüz, “Aişe” cevabını verir. O günün toplumunda kadına bakışın nasıl olduğunu düşünürsek Efendimiz (sav) bu cevabının ne kadar kıymetli olduğu daha iyi anlaşılabileceğini düşünüyorum.Efendimiz (sav) Hz. Aişe’nin (r.anha) Mescid-i Nebevi de Habeş’li müslümanların halk oyunlarını mübarek omzuna başını koyarak izlemesine müsaade eder. Bize gelen rivayette Efendimiz (sav) yoruldukça ağırlığını bir ayağından diğer ayağına verir ama Hz. Aişe’nin (r.anha) oyunu seyretmesini kesmez.Hazreti Peygamber (sav), eşe karşı vefanın en güzel örneğini gösterir. Vefatından sonra Hz. Hatice (r.anha) için Hz. Aişe’ye (r.anha) “Ya Aişe Allah bana ondan daha hayırlısını vermemiştir. Çünkü insanlar benim peygamberliğimi inkâr ederken, o bana inandı. Herkes beni yalanlarken o beni tasdik etti. Çevremdekiler benden mallarını esirgerken, o benim için bütün malını feda etti. Ayrıca o, çocuklarımın da annesiydi… Doğrusu ben onun sevgisiyle rızıklandırıldım!` buyurur. Sevgisiyle rızıklandırılma ifadesi ne güzel bir sözdür. Efendimiz (sav) Mekke fethinde şehirde herhangi bir evde kalmaz. Çadırını Hz. Hatice’nin (r.anha) mezarının karşısına kurdurur. Adeta sevgi ve vefanın nasıl olması gerektiğini tüm dünyaya gösterir.Eşler arasında muhabbetin bu kadar enfes yaşandığı yuvadan Hz. Fatıma (r.anha) gibi bir kız evlat yetişmiştir. Öyle bir evlattan Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin (r.anhüm) gibi muhteşem iki torun dünyaya teşrif etmiştir. Aile de eşler arasında muhabbete büyük önem veren Efendimiz (sav) bu konuda birçok tavsiyelerde bulunuyor. Bir hadisi şerifte efendimiz (sav) şöyle buyurmuştur: “Kişi, hanımının yüzüne baktığı vakit, hanım da efendisinin yüzüne bakarsa, Allah da her ikisine rahmet nazarı ile bakar. Erkek, hanımın ellerini avucuna alınca, o da erkeğinin ellerini tutarsa, parmaklarının arasından günahları dökülür.”Keşke her evlenecek çift evlilik öncesi Efendimiz’in (sav) hayatını dikkatle okuyup incelese ve öyle izdivaç yapsa. Bugün evliliklerde yaşanan birçok problemin çözümünü O’nun (sav) hayatını incelediğimiz zaman bulacağız. Tekrar başlayan “Herkes O’nu okuyor” kampanyası Efendimiz’in (sav) evliliklerinde eşlerine olan davranışlarını okuyup öğrenmek için güzel bir fırsat olarak değerlendirelim.
17 Ekim 2015 15:23