Beslenirken bağışıklığı güçlendiren gıdalar gözümüzden kaçmasın
Beslenmemizde
bağışıklığı kuvvetlendiren gıda maddelerini eksik etmediğimizde ve sistemli
olarak tükettiğimizde vücudumuza sağladığı faydaları hissedebiliyoruz.
Vücudumuza faydası olan
yiyecek ve içeceklerin hangileri olduğunu duymaktan bıktık, diye düşünmeyin.
Güzel olan şeyleri tekrar etmek yararlıdır. Bu nedenle bir kere daha okumanızı
salık veriyoruz.
1) Ispanak: Muhtevasında
A ve C vitamini sebebiyle çok kuvvetli bir antioksidandır. Barındırdığı
vitaminler sayesinde hücreleri korumakta ve bağışıklık sisteminin zayıflamasına
mani olmaktadır. Bağışıklık için haftada 2 öğünde ıspanak tüketmeye itina
gösterilmelidir. Muhtevasındaki A vitamininin tesirini gösterebilmesi için
haşlamadan içine yağ ekleyerek yapılan sebze yemeği şeklinde tüketilmelidir. A
vitamininin alınması için yağ kullanımı lazımdır.
2) Portakal: C ve A
vitaminleri hücreleri korumaktadır. Bu vitaminler antioksidan sınıfındaki
vitaminlerdir ve portakal içindeki bol miktarda C ve A vitaminleri ile bilhassa
kış mevsiminde bağışıklığı destekleyip kuvvetlendiren bir meyvedir. Üstelik
portakalın kan şekerini yükseltmek gibi bir yan tesiri de yok. Şayet reflü
problemi yaşamıyorsanız, her gün 2 portakal yiyebilirsiniz. Portakalın kendisi
suyundan daha faydalıdır.
3) Maydanoz: C vitamini
yönünden oldukça zengin olan maydanoz, vücudun enfeksiyonlara karşı direncini
arttırmakta ve koruma sağlamaktadır. C vitamini yaraların iyileşmesinde fayda
sağladığı gibi, bazı toksik maddelerin vücuttan atılmasını da sağlamaktadır.
Vücuttaki ödemin atılmasına da fayda sağlayan maydanozu salatalarınızda, sabah
kahvaltılarında ya da suyunu sıkarak da tüketebilirsiniz.
4) Balık: Selenyum,
protein ve çinko kaynağı olan balık, bilhassa selenyum sayesinde hücre
yaşlanmasının önüne geçmekte ve kalp sağlığını korumaktadır. Muhtevasındaki
çinko minerali de hücrelerin korunmasında oldukça tesirlidir. Balık tüketmek,
vücudun üretmediği omega3 yağ asidi bakımından da çok zengin bir gıdadır.
Omega3 vücutta hastalığa sebep olan bileşiklerinde atılmasına yardım
etmektedir. Somon, ton ve uskumru balıklarında çok miktarda bulunmaktadır. Her
hafta 2-3 kez balık tüketmenizde fayda vardır.
5) Ceviz ve badem: Bu
iki besin E vitamini bakımından çok zengin olup, antioksidandırlar. Bu sayede
bağışıklık sisteminin kuvvetlenmesinde ve korunmasında mühimdir. Ceviz ve badem
ihtiva ettiği çinko sayesinde yaraların iyileşmesine de destek vermektedir.
Günde 2 tane bütün ceviz ya da 10 tane çiğ badem tüketmeniz faydalıdır.
6) Yumurta: Vücutta
bulunan hücreler bağışıklık sisteminde vazife yaparlar. Bu hücrelerin yenilenmesi
ve çoğalması için proteine ihtiyaç vardır. Proteinin yeterli miktarda
alınmaması dokularda yıkıma sebep olur ve bağışıklı sistemi zayıflar.
Yumurtanın beyazı protein açısından çok zengindir. Sarısında da çok iyi bir
antioksidan olan A vitamini bulunmaktadır. Tabii yumurtayı her gün
tüketebilirsiniz.
7) Tam buğday ekmeği:
Tam tahıllı ürünlerde B6, B12, pantotenik asit, folat ve riboflavinin gibi B
grubu vitaminler bulunmaktadır. Bu vitaminler sinir sistemi üzerinde de oldukça
müsbet tesirleri vardır. Lüzumlu posa alımında tam buğday ürünleri
tüketilmelidir. Yulaf ezmesi ya da tam buğday ekmeği her gün 6-8 dilim
tüketilebilir. Yulaf ezmesini kahvaltıda ya da ara öğünlerde süt ve yoğurtla
birlikte yiyebilirsiniz.
8) Yoğurt: Yoğurt,
vücudumuz için faydalı olan probiyotikler ihtiva etmektedir. Bunlar bağışıklık
sistemi için büyük öneme sahiptirler. Probiyotikler mikroplara karşı hem vücudu
hem de sindirim sistemini korumaktadır. Yararlı bakterilerin çoğalmasına katkı
sağlayan yoğurt, zararlı bakterilerin çoğalmasının da önüne geçmektedir. Günlük
1 kase yoğurt tüketmek bağışıklık sistemi açısından oldukça faydalı olacaktır.
9) Bal: Hakiki balda pek
çok bileşen bulunur, ancak tabii şekerler (glikoz, fruktoz, levüloz ve sayısı
20'yi geçen diğer kompleks şekerler) diğer bileşenlerden çok daha yoğundur ve
balın büyük bir kısmını (ağırlığının yaklaşık % 80'ini) oluştururlar. Bu
hususiyeti ile bal tarih boyunca tatlandırıcı olarak kullanılmıştır ve
günümüzde de bu kullanım şekli devam etmektedir. Az miktarda tüketildiğinde
vücudun ihtiyaç duyduğu miktarda şekeri almak için iyi bir kaynaktır. Aşırı
tüketimi fazla şekere bağlı olarak gelişen sağlık problemlerinin önünü
açabilir.
13 Şubat 2016 20:19