Yıllar boyu her yaştaki
insan tarafından sevilerek tüketilen kuru üzüm asırlık bir ev reçetesi
olmuştur. Tadı
güzel olduğu kadar sağlıklıdır da. Bu kurutulmuş meyveler Antik Romalılar
döneminde o kadar değerliydiler ki spor etkinliklerinde kazananlara para ödülü
olarak verilirlerdi. Bugünlerde Kaliforniya, Avustralya, Türkiye, Yunanistan,
İran ve Şili’de büyük üzüm yetiştirme alanları vardır. Kuru üzüm, uzun bir
süredir çeşitli tıbbi yararları ile bilinmektedir.
Sağlıklı kemik gelişimi
ve kemik minerilizasyonunun oluşmasını sağlayan bor içerirler. Bor madeni
kimyasal bir element olup kalsiyum, fosfor ve magnezyumun metabolizmasına katkı
sağlar ve sağlıklı kemik gelişimi ve beyin fonksiyonları için önemli bir
element görevi üstlenmektedir. Kuru üzüm içerdiği demir minerali ile ülkemizde
çok sık görülen anemi için tedavide ve oluşmasını engelleme de vazgeçilmez bir
besindir.
Kabızlığa iyi gelir
Kuru üzüm asırlık bir ev
reçetesi olmuştur. Bir bardak su içine bir avuç kuru üzüm atarsanız 24-48 saat
sonra üzümler eski boyutlarına dönerler. Bu su sabah erken saatlerde aç karnına
alınırsa, düzenli bağırsak hareketlerine yardımcı olur. Bu karışım küçük
çocuklara kronik kabızlık ve diğer sorunları için verilir.
Enerji verir
İçerdiği %70 fruktoz
şekerinden dolayı karbonhidrat miktarı nedeni ile özellikle gebelik, emziklilik
dönemde, çocukluk ve büyüme çağı dönemlerinde artan enerji ihtiyacını
karşılamada sağlıklı bir besin alternatifidir. 100g 1 çay bardağı kuru üzüm
yaklaşık 325 kalori enerji vermektedir.
Kilo aldırıcı özelliği
vardır
Zayıflığın hastalık
olarak kabul edildiği durumda kilo aldırıcı olarak kullanılabilen bir besindir.
Kabızlık sorunu yaşayan kişilerde bu şikayetin giderilmesindi içerdiği
karbonhidrat ve posa yardımcıdır.
Kemik sağlığı için
oldukça faydalıdır
Kalsiyum açısından
zengin olan kuru üzüm, güçlü kemikler ve dişler için önemlidir. Kalsiyum
emilimine ve kemik oluşumuna yardımcı bor adı verilen bir mikro besin içerir.
Fitoöstrojen içerikleri sayesinde osteoporoz olan hastalarda iyileştirici
etkileri vardır. Menapoz şikayetlerini azaltıcı fayda göstermektedir.
Göz, diş ve kemik
sağlığı için çok faydalı bir besin özelliğine sahip olmasının yanısıra pektin,
yani lif içerikleri yüksektir. İçerdiği pektin ve lif dolayısıyla yavaş emilen
karbonhidratları sayesinde kolesterol düşürücü, kardiyovasküler hastalıklarda
faydalı etkileri vardır. Özellikle kolon kanserinde iyileştirici etkileri
görülmüştür. İçerdiği tartarik asit sayesinde minerallerin emilimine
yardımcıdır. Yine kolon sağlığı ve emilim mekanizmasında bağırsaklar üzerinde
bu asit yardımcıdır. İçerdiği flavanoller sayesinde kanserin tedavisinde anti
inflamatuar etki gösterir.
Stres oluşmasını
engeller
Özellikle göze bağlı
gelişen nörolojik disfonksiyon bozukluklarında tedavi edici olduğu görülmüştür.
İçerdiği flavanoidler antioksidan özellikleri nedeni ile oksidatif stresin
oluşmasını önlerler. Ülkemizde “sarı nokta” hastalığı olarak bilinen ve genel olarak
50 yaş üzerindeki kişileri etkileyen bir göz hastalığı olan “makula
dejenerasyonu” riskini kuru üzümle azaltabilirsiniz. 110 bin kadın ve erkeğin
katılımıyla yapılan, sonuçları “Archives of Ophthalmology”de yayınlanan bir
çalışmaya göre her gün 3 kase taze meyve yemek makula dejenerasyonu riskini %36
oranında azaltıyor. Her gün 3 kase taze meyve yemek gözünüzde büyüyorsa, bu
kaselerden birini 1 avuç kuru üzümle değiştirebilirsiniz.
İçerdiği triterpenler
diş eti hastalıklarında iyileştirici etki sağlarlar. Tatlı besinlere alternatif
olarak önerilebilecek bir kuru meyvedir.
Yine tatlı yapımında
şeker eklenmeden sadece kuru üzüm ile yapılan kurabiye ve kekler oldukça tatlı
tadı hissettirebilmektedir. Bu sayede daha düşük kalori alınmış olur ve
diyabetik tatlılarda kullanılabilir.
15 Mart 2016 11:46