Ramazan’da sahur ve iftar arasındaki süre uzun. Artan hava sıcaklıkları da buna eklenince özellikle ilk günler zorlu geçebiliyor.
Kalp, tansiyon ve diyabet hastalarının bu dönemde özellikle
dikkat etmesi gerekirken, diğer bireylerin de doğru beslenme ve
egzersiz planlaması yapması büyük önem taşıyor. Memorial Ataşehir
Hastanesi Dahiliye Bölümü’nden Prof. Dr. Birsel Kavaklı, Ramazan ayında yaşam tarzı değişikliklerinin önemi hakkında bilgi verdi.
Sıcak havanın etkisi oruç tutarken 2 kat artıyor
Oruç tutan kişilerin sağlığını, beslenmenin dışında çevresel
faktörler de etkilemektedir. Sıcaklıkların artması oruç tutan kişileri
bu süreçte iki kat daha fazla zorlayabilir. Bunun için aşırı güneşli ve
sıcak havalarda sağlıklı kişilerin bile mümkün olduğunca dışarı
çıkmaması gerekir. Sıcak hava, oruç tutulan saatlerde zaten sıvı
alınamadığı için vücuttaki suyun da ter ile kaybedilmesine yol açar.
Zamanla kanın akışkanlığı azalır ve risk grubunda olan kişiler damar
tıkanıklığı problemi yaşayabilir.
Açık renkli ve bol giysiler tercih edin
Oruç tutan kişilerin bulunduğu ortama, çalışma şekline, giydiği
kıyafetlere ve uyku düzenine dikkat etmesi bu süreci daha rahat
atlatmalarını sağlar. Açık renkli, bol ve pamuklu giysiler giymek, geniş
kenarlı şapka kullanmak, baş ve yüz bölgesini sık sık soğuk suyla
yıkamak ve imkanı olanların gün içinde duşa girmesi alınabilecek
önlemler arasındadır.
Kısa bir öğle uykusu kişiyi dinç tutar
Oruç tutulan saatlerde kan şekerinin düşmesi nedeniyle uyku isteği
oluşabilir. Kan şekerinin düşmesini engelleyebilmek için sahurda lifli
gıdalara yer verilmesi gerekir. Ancak mümkünse gün içerisinde vücudu ve
zihni kısa öğle uykusu ile dinlendirmek de faydalı olacaktır. Birçok
kişide uykusuzluk problemleri de görülebilmektedir. Sahur ve iftarda
ağır, yağlı, acılı ve baharatlı gıdaların tüketilmesi uykuyu
kaçırabilir.
Sahur sonrası başınız yüksekte yatın
Ramazan ayında çoğunlukla sahur rutin bir kahvaltıdan, iftar ise
akşam yemeğinden daha zengin menülerle hazırlanmaktadır. Bu da beslenme
alışkanlıklarında önemli değişikliklere neden olur. Gün boyu süren
açlığın etkisiyle boş mideye iftarda yüklenmek ya da sahurda acıkmamak
için aşırı beslenmek sağlık için son derece zararlıdır. Sahurda tuzlu ve
yağlı yiyeceklerden kaçınarak lifli ve hafif gıdalara yer vermek, bol
sıvı alımına özen göstermek gerekir. Sahur sonrası yatıldığında baş
bölgesi mutlaka yüksekte olmalıdır. Reflü rahatsızlığı olan kişiler buna
özellikle dikkat etmelidir.
İftar sonra kısa bir yürüyüş faydalı olur
İftarda hafif bir çorba ile oruç açılmalıdır. Çorba içildikten sonra
10 dakika beklenip yemeğe devam edilebilir. Yine iftarda da ağır, aşırı
yağlı yemekler
tercih edilmemelidir. İftar sonrası tokluğun hissiyle uyuma hali
oluşabilir; ancak iftardan en az 2 saat sonra uyunmalıdır. Yemek
yedikten ve hazmedildikten bir süre sonra yürüyüş de yemeğin
hazmedilmesi için faydalı olacaktır.
Kronik rahatsızlığınız varsa mutlaka doktorunuza danışın
Ramazan günlerinin, açlık yaşamadan ve sağlıkla geçirilmesi
mümkündür. Sağlıklı erişkinler bu dönemde herhangi bir sağlık problemi
yaşamadan rahatça oruç tutabilirler. Ancak herhangi bir kronik
rahatsızlığı olan kişiler bu süreçte bazı sağlık problemleri
yaşayabileceğinden daha dikkatli olmalıdır. Hipertansiyon, diyabet,
kalp, karaciğer ve böbrek hastalığı olanlar ve epilepsi, migren, mide,
duodenum ülseri, kanser gibi kronik hastalığı olan kişilerin oruç
tutması için mutlaka doktorlarına danışması gereklidir.
09 Haziran 2016 07:07