Şanlıurfa'daki Kurt ailesi üç nesildir dede mesleğini yürütüyor
Şanlıurfa'da yarım asırdır dede mirası değirmeni işleten
Ömer Kurt, ilerlemiş yaşına rağmen çocukları ve torunlarıyla bir arada
çalışıyor.
Türkiye'de tahıl üretiminin önemli merkezlerinden
Şanlıurfa'da 20 yıl öncesine kadar her mahallede çok sayıda değirmenci
bulunurken, teknolojinin gelişmesi ve fabrika unlarına yönelinmesiyle
değirmencilik kaybolmaya yüz tuttu.
Kentte faaliyet gösteren az sayıda değirmen de genellikle
kenar mahallerde zor şartlarda faaliyetini sürdürüyor.
Haleplibahçe Mahallesi'nde değirmencilik yapan Kurt, AA
muhabirine yaptığı açıklamada, 10 yaşındayken dedesinin ve dayısının yanında
mesleğe başladığını söyledi.
Kurt, bir asır önce dedesinin köyde su değirmeni kurarak
mesleğini icra etmeye başladığını anlatarak, teknolojinin gelişmesiyle zamanla
değirmenciliği su ve taş yerine yeni makinelerle yaptıklarını ifade etti.
Son yıllarda değirmencilerin sayısının hızla azaldığını
dile getiren Kurt, "Mesleği dedem ve dayılarımdan öğrendim. Onların
yanında çıraklık ettim. Daha sonra teyzemin çocuklarıyla değirmen işlettik.
Onlar da mesleği bırakınca tek başıma yaklaşık 30 yıl önce iş yeri açtım. 5
çocuğum da bu mesleği yaptı. Şimdi yanımda iki çocuğum çalışıyor, torunlarım da
yetişti, onlar da bizlere yardım ediyor. Üç nesildir dede mesleğini
yapıyoruz." diye konuştu.
Kepekli un tekrar gözde
Kurt, 30-40 yıl önce Şanlıurfa'da ailelerin, evlerinde
"zahire" adı verilen senelik buğday bulundurduğunu, bunları ihtiyaca
göre değirmenlerde öğütüp un haline getirdiklerini ifade etti.
"Artık makineler çıktı yeni elekler, elektrikli
makineler ve işler kolaylaştı. Bizler buğdayı kara değirmen dediğimiz
değirmenlerde kepeğiyle birlikte işlerdik, daha sağlıklı olurdu" ifadesini
kullanan Kurt, şunları kaydetti.
"İnsanlar, beyaz kepeksiz unu tercih edince yeni
makineler kullanmaya başladık. Unlar kepeksiz olunca sağlığımız bozuldu, bunun
için iş yerime 'Sağlığınız için kepekli un bulunur' şeklinde yazı yazdım. Fakat
insanlarımız 'Ekmeğimiz beyaz olsun' diyor, bu da sağlığı olumsuz etkiliyor.
Şimdi doktorlar insanlara, Tansiyonun, şekerin varsa, mideden, bağırsaktan
rahatsızsan kepekli ekmeği tercih et.' demeye başladı. Dostlarım bana 'Eski
sistem değirmeni kaldır.' diye tavsiyelerde bulunuyorlardı fakat insanlar
zamanla eskiye dönecek diye eski makinemi kaldırmadım. Şu anda insanlar gelip
kepekli un istemeye başladı. Günde 8-10 kişi gelip kepekli un satın alıyor."
Çölyak hastaları için de glutensiz un ürettiklerini
aktaran Kurt, bir dernek aracılığıyla ihtiyaçları karşılamaya çalıştıklarına
değindi.
Babasının yanında çalışan Muhammet Kurt da kuşaktan kuşa
mesleği devam ettirdiklerine işaret ederek, "Mesleğimiz bugün yok olmaya
başladı. Bizler buna direniyoruz. İnsanlara sağlıklı şekilde hizmet etmeye
devam edeceğiz. Babamız bize öğretti, biz de çocuklarımıza öğreteceğiz
inşallah." Dedi.
İbrahim Halil Kurt da küçük yaşlarda babasının yanında
çalışarak mesleği öğrendiğini, değirmenciliği ailece devam ettirmeye kararlı
olduklarını bildirdi.
14 Haziran 2017 11:58