Soğuk havalarda cildin yağ kaybetmesine sebep olduğunu ve cildin havaya uyum sağlamaya çalışarak kan dolaşımını azaltır belirten uzmanlar, kışın sağlıklı cilt için önemli uyarılarda bulundu.


  Kış mevsiminde, cildin soğuk havaya uyum sağlamaya çalışarak kan
dolaşımını azatlığını belirten uzmanlar bu durumun, ter ve yağ  bezlerinin
az çalışmasına sebep olduğunu belirterek, soğuk havalarda sağlıklı cilt için
önemli uyarılarda bulundu.

"Kapalı ve havasız ortamları nemlendirin"

Kapalı
ortamların havalandırılmamasına dikkat çeken İnanç, "Kış mevsiminde
havaların soğuk olması nedeniyle evler, iş yerleri, alış veriş merkezleri,
toplu taşıma araçları gibi kalabalık alanlar genellikle yeteri kadar
havalandırılmamaktadır.  Klima, elektrikli soba ve kaloriferler ile
ısıtılan bu alanlar nemsiz kalarak cildin kurumasına, çatlamasına neden olur.
Bu durum da çeşitli  egzama türlerini tetikleyebilir. Bunun önüne
geçmek için kapalı ve havasız ortamlarda oda nemlendiricileri kullanılabilir,
kalorifer gibi ısıtıcıların üzerine ıslak havlu veya kap içerisinde su
konulabilir ve ortam günün belli saatlerinde havalandırılabilir." dedi.
 

"Yağlı ciltler soğuğa
karşı dayanıklıdır ancak!"

Cildin,
özellikle de yüzün kurumasını engellemek amacıyla krem içerikli yağlı sabun
veya jellerin kullanılabileceğini söyleyen İnanç, "Soğuk havalarda sokağa
çıkmak ve yürümek gerekiyorsa, özellikle kuru cilde sahip olanların mutlaka
nemlendirici kremin kullanması gerekir. Kişinin
yolda, otobüste, metroda veya ofiste ellerindeki ve yüzündeki
kuruluğu fark ettiği anda nemlendirici krem uygulamaktan çekinmemesi
gerekir. Yağlı ciltler soğuğa karşı dayanıklı ancak nem dengesini sağlamakta
sıkıntı yaşarlar. Yağlı ciltlere sahip olanlar, yağ içerikli kremler kullanmak
yerine nemlendirici kremler kullanmaları gerekir. Bunu da gün içerisinde değil,
uyumadan önce yapılması gerekir." şeklinde konuştu.

"Doğru beslenme cilt
bakımına yardımcı olur"

Doğru
beslenme ile cilt arasındaki ilişkiye dikkat çeken İnanç, "Kış aylarında
doğru beslenmek, cildin ihtiyaç duyduğu vitaminleri, mineralleri almak cildin
daha sağlıklı olmasını sağlar. Böylelikle yapılacak cilt bakımları daha etkili
olur. Kış aylarında cilt daha çok omega3'e ihtiyaç duyduğu için balık tüketimi
ihmal edilmemelidir. Ayrıca taze sebze ve meyveler de sofralardan eksik
edilmemelidir. Sağlıklı beslenme, cildin ihtiyaç duyduğu vitamin,  mineral
ve doymamış yağların dengesini sağlayarak cilde parlaklık verdiği
unutulmamalıdır." ifadelerini kullandı.

"Önce sıcak, sonra soğuk
suyla ciltte şok etkisi yaratın"

Sabah
uykudan uyandıktan sonra eller ve yüzler yıkanırken önce sıcak su ile yıkayıp
durulama esnasında soğuk su kullanılmasını öneren İnanç, "Özellikle
sabahları uykudan uyandıktan sonra eller ve yüzler yıkanırken sıcak su ile
başlanıp, durulama sırasında soğuk su kullanılabilir. Bu durum yüzde şok etkisi
yaratarak kan dolaşımını hızlandırır. Hızlanan kan dolaşımı ise yağ ve ter
bezlerini harekete geçirerek cildi yumuşatır. Bu andan itibaren nemlendirici
krem kullanılacaksa içeriğinin bitkisel protein ve peptid olduğuna dikkat
edilmelidir. Bu içeriklere sahip kremler cildin daha çok nefes almasını
sağlar." dedi.

"Kışın banyoda 20
dakikadan fazla durmayın"

Soğuk
kış aylarında sıcak banyonun pek çok insana cazip gelebileceğini ancak ortalama
20 dakikadan sonra sıcaklığın cildin yağ dengesini yok etmeye başladığına
dikkat çeken İnanç, "Bu yüzden suyun sıcaklığı
düşürülmeli ve banyo süresi 20 dakikanın altında tutulmalıdır. Ayrıca
banyondan sonra vücuda nemlendirici kremler uygulanabilir." şeklinde konuştu.

"Dudaklarınızın da nemli
kalmasını sağlayın"

Dudakların
yağ üretme özelliği olmadığı için ciltte kurumaya en müsait bölge olduğunu
söyleyen İnanç, "Dudakların yağ üretme özelliği olmadığından ciltte
kurumaya en müsait bölgelerdir.  Bu yüzden özellikle dudaklarının
kuruluğundan şikâyetçi olanlar balm adı verilen
ürünleri kullanabilir, gece yatmadan önce de nemlendirici krem
uygulayabilir. Kuruyan dudaklar tükürükle ıslatılmamalı ve
ısırılmamalıdır." dedi.

"Bulaşık yıkarken eldiven
kullanın"

Kışın
soğuktan en fazla ellerin etkilendiğini dile getiren İnanç, sözlerine şöyle
devam etti. "Kışın, soğuktan en fazla eller etkilenir. Özellikle
bulaşık-çamaşır ellerle yıkamak zorunda kalınıyorsa, ellerin deterjan ve soğuk
suyla temas etmemesi için eldiven kullanılmalıdır. Sonrasında ellere
nemlendirici kremler sürülerek bakımı yapılarak çatlaması önlenebilir."

"Cilde peeling
uygulayın"

Pul
pul dökülen ciltlere fondöten uygulanmasının cildin daha kötü görünmesine sebep
olduğunu belirten İnanç, "Bu durumda cilde peeling uygulanabilir.
Anti-aging etkili, nemlendirici içerikli gece kremleri kullanılabilir. Peeling
için en doğru zaman kış mevsimi olduğu da unutulmamalıdır." ifadelerini
kullandı.

"Pul pul dökülen cilde
fondöten uygulamayın"

Güneş
aktivitesinin az olduğu bir dönemde peeling uygulamanın doğru olacağını
belirten İnanç, "Kışın cildiniz pul pul dökülüyorsa, bunu fondöten ile
kapatamazsınız. Aksine fondöten sürerek daha kötü görünmesine neden olursunuz.
Yüzünüze düzenli olarak peeling yapmalı, zengin içerikli bir gece kremi
kullanmalı ve mümkünse nemlendirici içeren, leke önleyici, anti-aging etkili,
güneş koruma faktörlü fondöten etkili bitkisel kremleri seçmelisiniz. 
Unutmayın kış aylarında güneş aktivitesinin az olduğu bir dönemde peeling
uygulanması daha doğru olacaktır. dedi.

"Cildinizle baş
edemiyorsanız doktora başvurun"

Kışın
her şeye rağmen cildin soğuktan etkilendiğini vurgulayan İnanç, "Kışın
cilt sağlığı için kullanılan tüm ürünlerin besleyici değerlerinin yüksek
olduğuna dikkat edilmeli ve her bölge ve cilt tipi için uygun ürünler
kullanılmalıdır. Cilt, her şeye rağmen soğuk havadan etkilenmeye devam ediyor,
hatta kötüleşiyorsa mutlaka bir cilt hastalıkları uzmanına
danışılmalıdır." diye belirtti.