Prof. Dr. Volkan Yumuk, 'Dünya nüfusunun dörtte biri obezken, şimdi üçte biri obez hale geldi.' dedi.
Türkiye Obezite Araştırma Derneği tarafından Novo Nordisk
Türkiye'nin desteğiyle Avrupa Obezite Günü kapsamında "Gelin obeziteye
birlikte meydan okuyalım" sloganıyla sağlık habercilerini obezite
konusunda bilgilendirmek amacıyla SALT Galata'da bir toplantı düzenledi.
Burada
konuşan Türkiye Obezite Araştırma Derneği Başkanı Prof. Dr. Volkan Yumuk,
obeziteye meydan okumada en önemli paydaşlardan birinin doğru bilgiyi halka
ulaştıran sağlık habercileri olduğunu vurgulayarak, sosyal meydanın da bunda
önemli bir rolü olduğunu söyledi.
Obezitenin
tedavisi kadar önlenmesi için de çalışılması gerektiğini vurgulayan Yumuk,
şunları kaydetti:
"15-20
yıl önce yapılan çalışmalarda genel popülasyondaki obezite oranları yüzde 22
iken, yakın zamanda yapılan çalışmalarda bu oran yüzde 35'i buldu. Nüfusun
dörtte biri obezken, şimdi üçte biri obez hale geldi. Bu Türkiye'de de
Avrupa'da da aynı. Obezite tedavisinde başarımız, çok iyi durumda değil. Çünkü
tedavide kullanacağımız tüm silahları, bileşenleri kullanamıyoruz. Obezite
tedavisi bir ekip işi. Bu ekipte hekim, diyetisyen, egzersiz uzmanı, psikolog,
bariatrik cerrah gibi birçok paydaş var. Bu karşımıza düzenli çalışan obezite
merkezi kavramını çıkartıyor. Bu merkezlerde hastaya göre tedavi planlamak ve
daha da önemlisi tedavi sürecinde hastayı takip etmek lazım. Bu cerrahi
dışındaki tedavilerde de bariatrik cerrahi sonrasında da böyle. Bu takip ömür
boyu. Bunu yapmadığın sürece obezitesi olan hasta kilosunu veriyor ama bunu
koruyamıyor."
"Obezitede asıl sorun kötü
beslenme ve hareketsiz yaşam"
Türkiye
Diyabet Vakfı Başkanı Prof. Dr. Temel Yılmaz ise 21. yüzyılda gelişen yüksek
teknolojinin insanlara hareketsiz bir yaşam tarzı sağladığını ve bunun da
obeziteyi gündeme getirdiğini anlattı.
Vücut
kitle endeksi 25-30 arasında olduğunda fazla kilolu, 30'un üzerinde olduğunda
obez, 40'ın üzerinde olduğunda da morbit obez yani öldürücü obez olarak
adlandırıldığını aktaran Yılmaz, şunları söyledi:
"Bütün
dünya, özellikle çocuklardan başlayarak bir obezite salgının karşısında
olduğunu, bunun bir estetik sorun değil ciddi bir hastalık olduğunun farkına
varmaya başladı. Ölüm nedenlerine göre sıraladığımızda obezite, kalp hastalığı,
hipertansiyon ve diyabet şeklinde. Obezite tüm dünyada ölümlerin bir numaralı
sebebi. Obezite diyabetin, hipertansiyonun ve kalp hastalığının altındaki
neden. Obezitenin tıbbi tarafında metabolik hastalıklar, beslenme ve diyabet
birbirinden ayrılmaz. Bir tıbbi değerlendirme olmadan bir beslenme
uygulamasının olmaması lazım.
Tıbbi
olarak değerlendirdiğimizde asıl sorun, kötü beslenme, ikincisi hareketsiz
yaşam. Bütün obeziteyle mücadele programlarında eksen hareketli yaşam üzerine
kurulmuş. Buradaki asıl neden insanların doğru beslenmesinin sağlanması. Çocuk
okula gidiyor. Evde düzgün aile yemekleri yerken, okulda önüne fast food
çıkıyor. Bu stratejilerin değişmesi lazım. Obezitenin altında yatan sebep
bulunmadan tedavi olmaz. Obeziteyle mücadelede doğru beslenme stratejileri
oluşturulması lazım."
19 Mayıs 2018 14:49