Bağışıklık sistemi nedir, nasıl çalışır ve ne şekilde güçlendirilir
Bağışıklık
sistemi canlıyı dışarıdan gelen her türlü yabancı madde ve biyolojik etkene
karşı koruyan, özelleşmiş hücre ve dokulardan oluşan mükemmel bir sistemdir. Aşağıdaki
yazıda bağışıklık sisteminin işleyişi, nasıl güçlendirileceği ve bu sistemde görev
alan önemli organlarla ilgili bilgileri bulabilirsiniz.
Hepimiz günlük
yaşamda birçok kez bağışıklık sistemi (immün sistem) terimini duymuşuzdur.
Özellikle kanser hastalığı denilince akla ilk gelen kavramlardan birisi
bağışıklık sistemidir. Elbette ki bağışıklığı zayıf olan her insanın kansere
yakalanacağına dair bir genelleme yapılamaz. Fakat şu bilgi gözardı
edilmemelidir; bağışıklık sistemi sizi hastalıklardan korumaya çalışan bir
kalkan vazifesi görür, ne kadar iyi olursa hasta olma riskiniz de o kadar
azalacaktır.
Bağışıklık
sistemi aslında çok kapsamlı ve başarıyla işleyen bir sistemdir. En basit
haliyle anlatacak olursak; birçok askeri olan büyük bir ordu gibi
düşünebilirsiniz. Bu askerler vücuda yaklaşan bir tehlike yani hastalık olduğunu
fark ettikleri an savunmaya geçerler. Dahası bu askerler o tehlikeleri görür,
hafızasına yerleştirir, bir sonraki yaklaşımlarında anında tanıyarak
önlemlerini alırlar.
Bir bebek
doğumla birlikte anne karnından ayrılır ayrılmaz dış ortamda sayısız mikroorganizma
ve yabancı maddelerle karşı karşıya kalır. Bağışıklık sistemi doğumla birlikte
kusursuz bir şekilde çalışmaya başlamaktadır. Günümüzde bağışıklık sisteminin
işleyişi ve organlarının çok detaylı bir şekilde çözülmesi sayesinde birçok
hastalığın da önüne geçilmiş veya tedavi sürecinin kısaltılması sağlanmıştır.
Bağışıklık bilimine “immünoloji” adı verilmektedir. Bu terim ise Eski Roma’da
askerlikten muaf yani korunmuş asiller için kullanılan “immunitas” kelimesinden
türetilmiştir.
Bağışıklık Sistemi Nedir?
Bağışıklık
Sistemi Nedir?Bağışıklık sistemi bir canlıda hastalığa sebep olabilecek bütün
virüs, patojen ve yabancı maddeleri tanıyıp, yok eden diğer bir deyişle vücudun
hastalıklara karşı dirençli olmasını sağlayan bir sistemdir. Bağışıklık sisteminin
muazzam bir işleyiş mekanizması vardır. Bu sistem vücuda giren veya vücutla
temas halinde olan tüm yabancı maddeleri tanır, en ince ayrıntısına kadar
tarama yapar ve bunları canlının sağlıklı doku hücrelerinden ayırt etmektedir.
Bağışıklık
sisteminin görevi ilk olarak bu yabancı maddelerin vücuda girmelerini
engellemektir, eğer bir şekilde girmişlerse girdikleri yerde tutmak ve
yayılmalarına izin vermemektir. Bağışıklık sistemi o kadar hassas bir işleyişe
sahiptir ki; protein ve aminoasit gibi yapı olarak birbirine çok benzeyen
maddelerin bile ayrımını yapabilir.
Bağışıklık
sistemi doğumla birlikte aktif hale gelir ve canlının ölümüne kadar işleyişine
devam eder. Yani doğadaki her canlı kendilerinde olmayan yabancı doku, molekül
ve hücrelere karşı bir savunma mekanizmasına sahiptir. Eğer bağışıklık sistemi
herhangi bir sebepten dolayı zayıflarsa vücudun koruma yeteneği de zayıflar. Bu
zayıflığı fırsat bilen virüsler bir anda vücuda girmeye başlar ve grip, nezle
gibi en basit hastalıklara karşı bile direnç gösterilemez.
Canlı
yapısında sürekli çalışan birçok organ ve doku sistemi vardır. Ancak bunlardan
bazıları kendine hayran bırakacak derecede karmaşıktır. Bu sistemlerden biri de
konumuz olan bağışıklık sistemidir. Bu sistemin en önemli özelliklerinden biri
hatırlama kabiliyetinin olmasıdır.
Sistemin
askerleri yani görevli olan tüm hücreler karşılaştığı yabancı bir maddeyi
hafızasına kaydeder ve daha sonra gördüğünde hemen tanıyarak önlemini alır. Bu
tanıma işlemi sayesinde bir önceki karşılaşmadan çok daha çabuk bir tepki
vermektedir.
Bağışıklık Sistemi Organları
Nelerdir?
Bağışıklık
Sistemi Organları Nelerdir? Bağışıklık sisteminin insan vücudundaki görevinin
gerçekleşmesi bazı organ ve dokuların işbirliği sayesinde olmaktadır. Bu
organlar genel olarak lenfoid dokulu organlardır. Bağışıklık sisteminin temel
öğeleri akyuvarlar, kemik iliği, lenf sistemi, hormonlar ve bazı proteinlerdir.
Bademcikler:
Bademcikler boğazda lenfositlerin toplandığı küçük yapılardır. Dışarıya açılan
bir açıklık olan ağızdan gelebilecek yabancı maddelere karşı ilk engel görevi
görmektedirler. Bademciklerin içerisinde yer alan lenf damarlarından boyun ve
çene altı düğümlerine doğru lenf sıvısı akmaktadır. Bu akma işlemi sırasında
lenf damarlarının duvarından lenfosit salgılanır. Bu lenfositler ise vücuda
giren patojen ve mikroorganizmaları temizleme işlemi yapmaktadır.
Lenf:
Bağışıklık sisteminde yer alan hücre ve proteinleri, vücudun bir yerinden başka
bir yerine taşıyan dolaşım sistemidir.
Lenf
Düğümleri: Koltuk altı, çene altı, dirsek, boyun ve göğüslerde bulunan bu
yapılar T ve B hücrelerinin bulunduğu merkezlerdir.
Lenf
Bezleri: Yutağın üst kısmında, burun boşluğunun arka tarafında bulunan
lenfoid dokulu parçalardır. Hastalığa sebep olan enfeksiyon ajanlarını ve
onların ürettiği antikorları yakarlar.
Timus:
Timus göğüs boşluğu içerisinde yer alan, iki parçadan oluşan bir organdır.
Olgunlaşmamış lenfositler kemik iliğinden çıkıp timusa gelir, burada büyür,
olgunlaşır ve bağışıklık sistemindeki görevlerini yerine getirmek üzere kana
karışır.
Karaciğer:
Karaciğer immünolojik etkin hücreleri içermektedir. T-hücreleri ilk olarak
fetüs karaciğeri tarafından üretilmektedir.
Dalak: Karın
boşluğunun sol üst tarafında bulunan bu organın en önemli görevi, fonksiyon
dışı kalmış kanı süzmek ve bağışıklık sisteminde görev alan antibadi üreten
hücrelerin gelişimini sağlamaktır.
Peyer
Plakları: İnce bağırsağın ileum bölgesinde yer alan peyer plakları,
bağırsak lümenindeki patojenlerin kontrol altında tutulmasını sağlar.
Kemik
İliği: Bağışıklık sisteminde görev yapan tüm hücrelerin, kök hücrelerinin
bulunduğu merkez kemik iliğidir.
BAĞIŞIKLIK SİSTEMİNİN ÇEŞİTLERİ
NELERDİR?
Bağışıklık
Sisteminin Çeşitleri Nelerdir?İnsanda temel olarak 2 tür bağışıklıktan söz
edilebilir. Birincisi doğuştan gelen bağışıklık, ikincisi edinilmiş yani
sonradan kazanılmış bağışıklıktır.
Doğuştan Gelen (Doğal) Bağışıklık
Sistemi
Doğal
bağışıklık canlının doğumundan itibaren başlayıp, ölümüne kadar çalışmaya devam
eden bir savunma mekanizmasıdır. Genetik özelliklere bağlıdır ve nesilden
nesile geçebilir. Doğal bağışıklıkta insan vücudu herhangi bir antikor
oluşturmadan mikroplara karşı korunmaktadır.
Birkaç örnek
verecek olursak; midenin salgıladığı asit birçok yabancı mikroorganizmanın
burada canlı kalmasını engeller, gözyaşı gözde bulunan mikropları öldürür,
burun kılları nefes alma esnasında yabancı partikülleri tutarak içeri girmesini
engeller. Örneklerini çoğaltabileceğimiz doğal bağışıklık genel olarak
kalıtsal, anatomik, doku, hormon ve salgılardaki özel koruyucu maddelerle
sağlanan bağışıklık türüdür.
Sonradan Kazanılmış (Edinilmiş)
Bağışıklık Sistemi
Vücudun
mikroorganizmalara karşı antikor üreterek kazandığı bağışıklıktır. Başka bir
ifadeyle çeşitli yollarla sonradan kazanılmış bağışıklık sistemidir. Edinilmiş
bağışıklık kendi içerisinde aktif ve pasif bağışıklık olmak üzere ikiye
ayrılmaktadır.
Aktif
Bağışıklık: Antijenlere maruz kaldıktan sonra oluşan bağışıklıktır. Üç
şekilde meydana gelebilir.
Aşılanma ile;
içerisinde mikropların zayıflatılmış hali veya bunların toksinleri bulunan,
laboratuvar ortamında üretilmiş maddeye aşı denmektedir. Aşılama bağışıklık
kazanmanın yapay şeklidir. Aşı içerisindeki mikroorganizma laboratuvar
ortamında işlemden geçirildiği için hastalık yapma tehlikesi yoktur. Aşı ile
kazandırılmış bağışıklıkta temel mekanizma şudur; aşı sayesinde hastalık yapıcı
mikroorganizma daha önceden vücuda tanıtılır, bunu tanıyan bağışıklık sistemi
hemen belleğine atar. Daha sonra tekrar karşılaşma durumunda ise hastalık
yapmasına fırsat vermeden antikor üreterek onu yok eder.
Hastalığı
geçirme ile; bu şekilde kazanılmış bağışıklığa aşılama tekniğinin doğal
halidir diyebiliriz. Sistem ikisinde de aynıdır. Bağışıklık sistemi önceden
geçirilmiş hastalık sayesinde o mikrobu tanır ve bir dahaki sefere hastalık yapmasına
fırsat vermez.
Sağlıklı
iken vücudun antikor üretmesi ile; vücuda giren mikropların sayısı eğer çok
fazla değilse, akyuvarlar bu mikropları hastalık yapmasına fırsat kalmadan yok
ederler. Bu esnada kanda kendiliğinden antikor oluşur ve aynı mikrop ikinci kez
vücuda girmeye kalktığında antikor engeliyle karşılaşır.
Pasif
Bağışıklık: Vücuda dışarıdan antikor verilmesiyle sağlanan bağışıklıktır.
Bunun için serum kullanılır. Serumlar hazır antikorlardır, bazı durumlarda
vücudun ürettiği antikor yetersiz gelir ve dışarıdan serum takviyesi yapılır.
Serumun yanında ilaçla da yapılabilen pasif bağışıklığın koruyucu olmadığını
sadece tedavi edici bir yöntem olduğunu belirtmemizde fayda vardır.
Bağışıklık Sistemi Nasıl
Güçlendirilir?
Bağışıklık
Sistemi Nasıl Güçlendirilir?Bağışıklık sisteminin güçlendirilmesi hastalıklara
karşı direnç kazanmak ve birçok hastalıktan etkilenme miktarını azaltmak için
çok önemlidir. Çünkü vücutta oluşan her türlü hastalık bağışıklık sisteminin
zayıf olduğu zamanları fırsat bilerek ortaya çıkmaktadır.
Bağışıklık
sistemini genetik faktörler, çevresel faktörler ve beslenme alışkanlıkları gibi
unsurlar etkilemektedir. Daha güçlü ve dirençli bir bağışıklık sistemine sahip
olmak için yapmanız gerekenler şunlardır:
*Sebze ve meyveleri bol
bol tüketmeye özen gösterin. Örneğin; domateste bulunan likopen, turunçgiller
içerisindeki karoten, keten tohumundaki lignan, brokoli ve karnabahardaki
glukozinolatlar ve daha birçok meyvede bulunan antioksidan gibi maddeler vücudu
kanser gibi ciddi hastalıklardan bile korumaktadır.
*Eğer meyve ve sebzeyle
aranız çok iyi değilse vitaminlerden yardım alabilirsiniz. Vitaminler için
birkaç kısa bilgi verelim. A vitamini eksikliği olan kişiler
viralenfeksiyonlara daha çabuk yakalanırlar; süt, yumurta ve balık yağı
tüketerek bu eksikliği giderebilirsiniz. Yeşil yapraklı sebzeler ve havuçta
bulunan betakaroten serbest radikallerin tutulmasını sağlar.
*Turunçgiller, maydanoz,
kavun, kiraz, yeşil sebzelerde bolca bulunan C vitamini bağışıklık sistemini
güçlendirmede önemli bir yere sahiptir. B12 vitamini, folik asit, çinko, demir,
E ve B6 vitaminleri de bağışıklık sistemini güçlendirici vitaminlerdendir.
*Tek tip beslenmekten
kaçının, sevseniz de sevmeseniz de vücudunuza ve sağlığınıza yararlı her türlü
besini tüketmeye çalışmalısınız.
*Yetersiz ve verimsiz uyku
birçok hastalığa davetiye çıkarmaktadır. Sağlıklı bir bağışıklık sistemi için
günde en az 6 saat uyuyun.
*Mikropların vücudunuza
daha çabuk girmesini engellemek için sık sık ellerinizi yıkayın ve temizliğe özen
gösterin.
Hatice Biçer
13 Nisan 2020 11:37