Ergenlik dönemindeki
çocuğunuzla neredeyse her gün evde kavga ediyor ve iletişim kurmakta güçlük
çekiyorsanız, büyüğü olarak ona sabır göstermek ve alttan almak size düşüyor.
Onlarla bazı kurallar çerçevesinde hareket edebilmeniz anlaşmanızı
kolaylaştırabilir. Peki ergenlerle iletişim nasıl olmalı? Ergenlikte görülen
problemler neler? Ailelerin ergen çocuklarına yaklaşımı nasıl olmalı?
Ergenlikte ruhsal değişimler...
Ergenlik dönemindeki
bir bireyin aile içerisindeki diğer fertlerle iletişim kopukluğu yaşaması oldukça sık karşılaşılan bir durumdur. Geçici ama can sıkıcı bir süreç olan ergenlik döneminde anne ve babalar da çok büyük bir sıkıntıya düşer. Ergenlik dönemi herkeste aynı şiddet ve özelliklerde görülmez iken bu süreç
içerisinde yaşanabilecek
ruhsal problemlerin bir an evvel çözüme kavuşması için yollar aranabilir. Hem fiziksel hem de ruhsal
farklılıkların yoğun olarak yaşandığı ergenlik döneminde ailelerin ergen çocuğuna olan tutumu son derece
önemlidir. Her şeyden
önce
aileler bu durumun sadece gelip geçen bir dönem olduğunu düşünmeli ve bunu düşünerek büyük bir sabırla çocuklarına hassas bir şekilde davranmalıdır. Bazı aileler çocuklarına söz dinletebilmeleri için ev içerisinde belli başlı kurallar koyarak disiplini
kurmaya çalışır. Peki bu kurallar ne kadar doğru? İşte ailelerin ergen çocuklarına kural koyarken dikkat etmeleri
gerekenler...
Aile içerisinde yalnızca
ergenlerin değil
evde yaşayan
tüm
fertlerin uyması gereken kurallar vardır. Ergen kişiler ebeveyninin onun güvende olması, kaygılandığı ve sorumlu hissettikleri için
kurallar koyduğunu
bilmelidir. Ebeveynler kuralları kendi istekleri ve ergen kişinin istediklerine hitap ederek
koymalıdır.
Kurallar mümkün olduğunca az ve net olmalıdır. Kurallara uyulmadığı takdirde ergeni azarlamak yerine
olumlu pekiştirmelerde
bulunmak, daha dikkatli olmalarına teşvik edecektir.
ERGENLİK DÖNEMİNDE ÇOCUKLARA YAKLAŞIM NASIL OLMALI?
Ergenlik dönemine giren çocukların
bu evrede normal zamanlarına göre daha alıngan, stresli, mutsuz ve içine
kapanık olduğu
görülmektedir. Ruh sağlığı yerinde olmayan insanlar, günlük yaşantı içerisinde karşılaştıkları olumsuz durumlar karşısında daha farklı tepki gösterebilirler. Kimisi bu
tepkilerini şiddet
yoluyla gösterirken
kimisi de sessiz kalıp içine atmayı tercih eder. Aileler, tüm bu davranış bozukluklarına doğru zamanda ve doğru yerde müdahale etmediği zaman ise sorunlar git gide daha
da büyür.
Ergenlik dönemine giren çocukların
en sık şikayet
ettiği
durumlardan birisi de ailelerinin onları yeterince serbest bırakmadıklarını düşünmeleridir. Bu durumda ne
yapacakları
konusunda çaresiz
kalan ebeveynler, koydukları kurallarda ya çok katı ya da çok rahat olabiliyor.
Peki hangisi doğru?
İşte
yanıtı...
- Çocuğunuzun ''Bana karışamazsınız, Ben artık çocuk değilim, Kendi kararlarımı kendim verebilirim.'' cümlelerine sık sık maruz
kalıyorsanız, işe
ilk önce sabırlı olmakla başlamalısınız.
- Özgürlük olarak gördüğü şeyi her istediğini yapma anlamına gelmediğini ve heves uğruna gerçekleştirilen fevri davranışların bedelinin neler olabileceği konusunda muhabbet etmelisiniz.
- Parasını istediği yere harcamak isteyen çocuğunuza izin verecekseniz eğer parası bittiğinde sonuçlarına katlanması gerektiğini net bir şekilde anlatmalısınız.
- Hangi konuda konuşursanız konuşun üslubunuz kesinlikle akıl ya da öğüt verici olmamalıdır.
ERGENLİK DÖNEMİNDE İLETİŞİM...
- Öfke kontrolsüzlüğü durumunda yükselen seslere karşı duruşunuzu bozmayın, çocuğunuz davranışınıza göre şekil alacaktır. Sakinleşmesini bekleyin.
- Annesi ve babası olarak ona
hiçbir şekilde
eleştirici
bir tutum sergilemeyin.
- Olaylar karşısında direkt olarak suçlamak yerine onu dinlemeyi tercih
edin.
- Başarısız olduğu durumlarda pes etmesine izin
vermeyin.
- Moralinin bozuk olduğu anlarda ne olursa olsun yanınızda olduğunu hissettirin.
- Suçlayıcı cümleler kurmak yerine
onunla senli-benli konuşun.
ERGENLİK DÖNEMİNDE HANGİ SORUNLAR GÖRÜLÜR?
Yetişkin bir birey olma yolundaki bir
ergenin günlük yaşantı içerisinde karşılaştığı en büyük sorunlar ise şu şekildedir:
1- Erken ve geç erinlik:
Genetik ve çevresel etkenler göz
önünde bulundurulduğunda
erinlik belirtileri olması gerekenden daha erken ya da geç bir şekilde sonuçlanabilir. Erken dönemde erinliğe giren kişiler aşırı saldırgan olurken, geç dönemlerde kıskançlık ve güvensizlik görülür.
2- Şişmanlama:
Boyuna nazaran olması gerekenden
daha fazla bir ağırlığa sahip olan kişilerde yaşadığı stresli durumlarla beraber kilo
artışı görülebilir. Erinlik dönemindeki kişilerde organlar birbirleriyle orantısız geliştiğinden dolayı şişmanlığa bağlı huzursuzluklar artabilir.
3- '0' bedene düşme isteği:
Kilosundan memnun olmayıp kilo
vermeye çalışan
kişiler, Anorexia Nervosa rahatsızlığına yakalanabilir. Bu nedenle
erinlik dönemindeki
kişilerin
kilo vermesi için uyguladığı diyetlerin yapılmaması gerektiği konusunda uyarılmalıdır.
09 Ağustos 2020 11:50