Çocuğun aile ve okul ile ilişkileri dengeli bir şekilde ayarlanmalı

 

30 Eylul 2020 18:50
Çocuğun aile ve okul ile ilişkileri dengeli bir şekilde ayarlanmalı




Uzman Psikolojik Danışman Abdülkerim Işık, yüz yüze eğitime başlayan ana okul ve birinci sınıf öğrencilerinin pandemi nedeniyle kaygı ve korku durumlarını arttıracak davranışlardan sakınılması gerektiğini belirtti.


  Işık, ebeveynlerin çocukları için rol model olduğu bu dönemlerde
özellikle daha dikkatli olmaları ve çocuklarının geleceğine olumsuz etki
yapabilecek bir korku psikolojisi
oluşturmamaları gerektiğini vurguladı.

Okulların sıkıntılı bir dönemde açılmış olması
nedeniyle daha dikkatli davranılması gerektiğini belirten Işık, "Bilindiği
gibi okullarımız fiilen 21 Eylül itibarıyla Milli Eğitim Bakanlığımızın yaptığı çalışmalar
doğrultusunda ilkokul birinci sınıf ve okul öncesi düzeyinde yüz yüze eğitime
başladı. Yüz yüze eğitimi bu pandemi sürecinde daha ciddi manada ele almak
gerekiyordu. Bakanlığımız Bilim Kurulu'nun da tavsiyeleriyle yüz yüze eğitime
hazırlık yaptı. 'Okulum Temiz' çalışmaları kapsamında her türlü hijyen,
dezenfektan üzerine çalışmalarını bitirdi ve bu çalışmalar doğrultusunda
öğrencileri karşılamaya hazır hale geldi. Özellikle sonbahar mevsimi ile de
vakaların tekrar hızla artışa geçtiği, belki de toplumun biraz daha gevşediği
ve dikkatsizlik yaşadığı bu süreçten dolayı da arttığını söyleyebiliriz."
dedi.

"Çocuğun okula karşı fobik
reaksiyonlar geliştirebileceği bir dönem"

Okulöncesi ve birinci sınıf öğrencileri
için pandemi sürecinde açılan okulların çocuklar üzerinde korku ve endişe
uyandırmaması için anne ve babaların çok dikkatli olması gerektiğini dile
getiren Işık, "Bu anlamda çocuklarımız pazartesi itibarıyla birinci hafta
1 gün, daha sonraki hafta 2 gün ve üçüncü haftada kontrollü olarak yüz yüze
eğitime başladı. Tabii bu Bakanlığımızın da ifade ettiği gibi zorunlu, devamı gerektirmeyen,
velilerin isteğine tabii bir durum. Ancak öğrencilerimizin okula başlamaları,
okulla fiziksel olarak buluşmaları, öğretmenleri ile karşılaşmaları çok önemli.
Çünkü ilkokul birinci sınıf ve anaokulu dönemi aynı zamanda çocuğun okula karşı
fobik reaksiyonlar geliştirebileceği bir dönem. Bu anlamda okulu sevmesi,
sevmemesi, aileden kopması veya
bağımsızlaşması ile ilgili de ciddi bir süreç. Bu süreci de çok doğru değerlendirmek
lazım." ifadelerini kullandı.

"Pandemiden dolayı toplumda ciddi
bir tepkisel reaksiyon gelişti"

Ailelerin korku ve kaygılarını çocukların yanında dile
getirmemesi konusunda uyarılarda bulunan Işık, şunları söyledi:

Biliyorsunuz pandemiden dolayı toplumda ciddi bir
tepkisel reaksiyon gelişti. Bu reaksiyon bireysel, toplumsal, sosyal, ortak
toplu yaşam alanlarına dair gelişti. Maske kullanımı, mesafe ve hijyen
şartlarının yerine getirilmesi hususunda herkes gerekli hassasiyeti göstermek
zorunda. Ancak bununla beraber pandeminin oluşturduğu bir kayıp, bir sorun
hastalık süreci de var. Bu süreçle ilgili geleceğe dair kaygı ve endişelerde
var. Ailelerimiz bu konuda çok daha dikkatli olmalılar. Özellikle okula
başlayan, evden dışarı çıkan bu çocuklarına ait kaygı ve korku durumlarını
arttıracak, pekiştirecek tavır ve davranışlardan sakınmalılar. Yani kendi iç
dünyalarındaki korkularını, endişelerini çocuğun yanında çok rahat konuşmak,
çocuğu bu konularda korkutarak dikkat edeceğine inanmak yanlış bir tavır ve
tutumdur. Çünkü çocuk kendini kontrol etmekte zorlandığı bu dönemde, korkularla
beraber okula giderse çok daha tehlikeli durumlar oluşur. Kendi iç dünyasında,
kişilik gelişiminde, karakter oluşumunda beklenmedik süreçler oluşur.

Çocuklar, bu dönemde özellikle
öğrenmesini ve sosyalleşmesinde akranların yardım ve desteğiyle geliştirdiğine
dikkat çeken Işık, bu dönemin önemli olduğuna vurgu yaptı.

Işık, "Bunu bilmek, bu anlamda destek
olmak lazımdır. Çocuklarımızın okula dair çalışmalarını, ödevlendirmelerini,
velilerin de bu dönemdeki az bir zamanı okulda geçiren çocuklarımızın haftanın
geri kalan zamanında çocuklara destek olmaları, okulla ilgili çalışmaları
birlikte yapmaları, okulla ilgili olumlu iletişim ve konuşmalar geçirmeleri
yararlı bir yaklaşım olacaktır. Bu yönleriyle ele aldığımızda tedbirler
konusunda anlayış ve geleceğe dair bakış konusunda büyüklerimizin çocuklarımıza
model olacağını unutmamak lazım. Çocuk bu dönemde öğrenmesini kopya usulü ile
modelleme ile alır. Yani öğrenmeyi içselleştirmek, hazmetmek ya da bizim
anladığımız manada anlamlandırılarak ele almak süreci değildir. Çocuğun
kopyalama ve modelleme döneminde, çocuğun her şeyi alabileceğini unutmamak
lazım. Bu anlamda da çocukla ilişkilerimizi daha dikkatli kurmamız, onun
gelecekte de oluşturacağı kişiliğini şekillendirdiğimizi de göz önünde tutmamız
gerekiyor. Tavır ve davranışlarımızı buna göre şekillendireceğiz ve şunu da
unutmayacağız. Milli Eğitim Bakanlığı, Türkiye Bilim Kurulu bu anlamda gerekli
çalışmaları, hazırlıkları yapıyor, tedbirleri alıyor. Okullar, Bakanlığı'nda
gözetimi ve denetimi altında sürekli. Herhangi bir problem anında müdahaleye
açık ortamlardır."

"Çocuğumuzu sınıfına kadar götürmek
alınan tedbirleri ihlal etmek demektir"

Ailelerin pandemi konusunda alınan
kurallara sıkı sıkı uyması gerektiğini belirten Işık, "Gelecekte de diğer
sınıflarımızın okula devam edip, etmeyeceğini yine bilimsel veriler, gelişmeler
ve süreç belirleyecek. Bakanlığımızın da bu konudaki açıklamalarını ciddiye
almak ve takip etmek gerekiyor. Bu anlamda birinci sınıfları tekrar bir gözden
geçirecek olursak, çocuklarımızın bu dönemde akran iletişimine, öğrenme ve
sosyalleşme, kişilik gelişimi açısından ciddi anlamda ihtiyacı var. İkinci bir
temel şey çocuklarımızın okul fobisi geliştirmemesi için modellemeye ciddi
anlamda ihtiyacı var. Bütün öğrenmelerini de model ve kopya süreciyle
kazandığını unutmamak gerekir. Bir diğer hususta okulla ilk buluşmalarını daha
sevimli, daha içten istenilir bir an olarak yaşatmak gerekiyor. Bu konuda
velilerimize de çok önemli uyarı şu. Çocukları okula getirip götürürken, lütfen
kurallara uyalım. Okul bahçesi ve okula giriş konusunda yapılan sınırlamalara,
konulan kurallara, bizler öncelikle uyalım. Çocuğumuzun elinden tutup da
sınıfına kadar götürmek bu konuda alınan tedbirleri ihlal etmek demektir.
Çocuğumuzun aile ile ilişkilerini, okulla ilişkilerini dengeli bir şekilde
ayarlamak hepimizin temel görevi olmalıdır diye düşünüyoruz." dedi.  



Yorumlar
Adınız
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.