İş günü başlanğıcı olan pazartesi stresine dikkat
Kent yaşamının temel sağlık sorunlarından birinin stres
olduğunu belirten Uzman Dr. Çakır, kronik stresin koroner damar
darlıklarına sebep olabilirken ani başlangıçlı stresin özellikle kalp krizi geçirmeye meyilli kişilerde krizi tetikleyebileceğini kaydetti.
Mental, duygusal, ikili ilişkilerden kaynaklanan stresin, iş stresi
ve diğer birçok nedenden kaynaklanan stresin kalp krizine zemin
hazırladığını ifade etti. Bazı kişilerin stres karşısında daha kırılgan
ve daha hassas olduğunu anlatan Dr. Çakır, 'Bu kişilerin stres
karşısında kalp krizi geçirme riski daha yüksektir. Bu kişilerin kalp
krizi geçirmeden önce profesyonel psikolojik yardım görmeleri önemlidir.
Yoğun tempolu, stresin ve riskin yüksek
olduğu, mobbing ve cinsiyet ayrımcılığının olduğu iş koşullarında
çalışmak da kalp krizini tetikleyebilmektedir. Kalp krizlerinin iş
başlangıcı olan pazartesi sabahları daha fazla görülmesi iş stresinden
kaynaklı kalp krizini gösteren bir örnektir. Yoğun ve gürültülü trafik
hem strese neden olarak hem de hava kirliğine neden olarak kalp krizini
tetikleyebilmektedir. Yapılan araştırmalarda yoğun trafiğin olduğu ana
cadde üstlerinde ikamet edenlerde kalp krizinin daha fazla görüldüğü
saptanmıştır' diye konuştu.
Hareketsizlik krizi tetikler
Özellikle uzun süre masa başı işi yapıp, beraberinde düzenli olarak spor
yapmayan kişilerde şeker, obezite, yüksek kolesterol ve kalp krizi
riskinin arttığına dikkat çekti. 'Hareketsiz yaşama sahip kişiler doktor
kontrolünden geçmeden aniden ağır egzersiz yaptıklarında veya uzun ve
yorucu seyahatlere çıktıklarında kalp krizi tetiklenebilmektedir.
Özellikle masa başı işi yapan veya hareketsiz yaşama sahip kişiler haftanın en az beş günü 30-45 dakika kadar tempolu yürüyüş
yapmalıdırlar. Egzersizi sabahın soğuk saatlerinden ziyade akşam
serinliğinde yapmak kalp sağlığı açısından daha güvenlidir. Sabah
saatleri özellikle soğuk veya sıcak hava da eşlik ediyorsa kalp krizi
geçirme riskinin en yüksek olduğu saatlerdir' şeklinde konuştu.
Aşırı heyecanlı kişiler risk altında
Ani ve aşırı bir şekilde heyecanlanma,
korkma, üzülme, sinirlenme ve hayal kırıklığına uğrama gibi olumsuz
duyguların kalp krizine yol açabileceğine değinen Dr. Çakır, 'İlginç bir
şekilde aşırı sevinme gibi olumlu duygulanımlar, ender de olsa kalp
krizini tetikleyebilir.
Yine deprem, sel, savaş, göç gibi olaylardan
sonra da kalp krizi artmaktadır. Ağır ve tuzlu yemek, aşırı alkol
tüketimi kalp krizini başlatabilen nedenlerdir. Kalp krizi açısından
riskli bireylerde ağır yemek yemenin kalp krizini 7 kat daha artırdığı
belirlenmiştir. Bunun yanında kafeinli kahve tüketimi kalp hızı ve
tansiyonu artırarak kalp krizine yol açabilir. Sıklıkla kahve içme
alışkanlığı olmayan hastalarda kahve içimi sonrası kalp krizi riski,
düzenli olarak her gün birkaç fincan kahve içenlere göre daha yüksek
bulunmuştur. Dolayısıyla kahve alışkanlığı olmayan kişilerin üst üste
kahve içmekten kaçınması yararlı olabilir' ifadelerini kullandı.
28 Eylul 2014 11:41