Uzman Diyetisyen Şebnem Kandıralı, meyve ve sebzeleri kabukları ile birlikte tüketmenin daha fazla vitamin alınmasını sağladığını belirterek, 'Enerji düzeylerini arttırır ve kanserle mücadelede etkilidir.' dedi.
Uzman Diyetisyen Şebnem Kandıralı, meyve ve sebzeleri
kabukları ile birlikte tüketmenin daha fazla vitamin alınmasını sağladığını
belirterek, 'Enerji düzeylerini arttırır ve kanserle mücadelede etkilidir.'
dedi.
kanserle mücadelede etkili besinleri şöyle sıraladı:
Kivi: Kivinin saçlı yüzeyi antioksidanlardan zengindir, anti
kanser, anti-inflamatuar (iltihap karşıtı) ve anti alerjik özelliktedir. Kabuğu
kendisinden 3 kat daha fazla antioksidan içerir. Staphylococcus ve E-coli gibi
gıda zehirlenmelerine yol açan bakterilerle savaşır. Normal yeşil renkli kivi
ekşi geliyorsa aynı sağlık faydaları olan altın kivi tercih edilebilir. Suyunu
içiyorsanız blenderdan kabukları da geçirin.
Ananas: Ananasın dışındaki dikenli yüzey değil ama sert
çekirdekli kısmı kullanılabilir. Lif ve C vitamini içeriğinin yanı sıra esas
faydası bromelain adlı enzimden gelmektedir. Bu enzim besinleri ve ölü dokuları
sindirim sisteminde hızlıca parçalar ve böylece mideyi korur. Ananasın çekirdek
kısmı meyvesinden iki kat daha fazla bromelain içerir. Bastırın ve çekirdeği
ezin, suyunu içeceklere ekleyin. Çiğnemesi zor olabilir ancak kalan çekirdek
kısmı ekstra lif için çorbalara, güveçlere eklenebilir.
Brokoli: Temiz, küçük çiçekleri daha çekici görünsede
saplarını yemek içinde çok neden vardır. Sapları çiçeklerine göre daha az
lezzetli olsada kalsiyum ve C vitamininden daha zengindirler. Saplar aynı
zamanda çözünür lif içerir, daha uzun süre tokluk sağlar. Sapları ince şeritler
halinde kesip buharda ya da tavada pişirin.
Muz: Yapılan bir araştırmada muz kabuğu ekstresinin ruh
halini dengeleyen bir kimyasal olan serotoninden zengin olduğu için depresyonu
azaltabildiği sonucuna varılmıştır. Muz kabuğu lutein antioksidanını da
içerdiğinden göz hücrelerini ultraviyole ışığın zararlı etkilerine karşı korur.
Bu ışığa fazla maruziyet katarakt oluşum riskini arttırır. Araştırma ekibi muz
kabuğunu 10 dk kadar kaynatıp, soğutulmuş suyunu içmeyi önermektedir ya da
meyve sıkacağından geçirilip suyu içilebilir.
Sarımsak: Yapılan bir çalışmaya göre sarımsağın kabuğu 6
farklı antioksidan bileşik içerir. Sarımsağın dış yüzeyini atmak yaşlanma
süreciyle mücadele eden ve kalbi koruyan fenilpropanoid antioksidanların
atıldığı anlamına gelmektedir. Yarım veya bütün bir sarımsağa zeytinyağ
gezdirip fırında pişirilen yemeklere veya pişmiş sebzelere vb. eklenebilir.
Turunçgiller: Portakal ve mandalina kabuğu süper
flavonoidler denen güçlü antioksidanlardan zengindir. İyi kolesterol
seviyelerini düşürmeden kötü kolesterolü azaltmaya yardımcıdırlar. Kabuğundan
gelen antioksidanlar meyvenin suyunu içmekten 20 kat daha güçlüdür. Beyaz
kısımları da yüksek pektin içeriğine sahiptir. Pektin diyet lifinin
bileşenidir, kolesterolü düşürmeye yardımcıdır ve bağırsaklarda dost bakterilerin
kolonize olmasını sağlar. Meyve sıkacağına kabukları ile birlikte atılabilir ya
da narenciye kabukları damak tadınıza göre yemeklere ya da keklere vs.
konabilir.
Bal Kabağı: Tüm kabaklar çinkodan zengindir, sağlıklı deri
ve tırnaklar için gereklidir. Kalp hastalığı ve kansere karşı koruyucu bir
antioksidan olan betakaroteni içerirler. Kabağın dış kabuğunu yemek tabiki
oldukça zordur, çekirdeğe ulaşmak için kabuğa yakın bir şekilde onu kazıdıkça
daha fazla besin öğesi içeren o turuncu kısma ulaşılacaktır. Çekirdekleri de
beyin sağlığı içine gerekli olan mükemmel bir Omega 6 ve diğer yağ asitleri
kaynağıdır. Çekirdekleri ılık suda yıkayıp, 20 dk zeytinyağı ile çevirin.
Salata ve çorbalara serpiştirin.
Patates: Bir yumruk büyüklüğündeki patates kabuğu günlük
tavsiye edilen çözünür lif, potasyum, demir, fosfor, çinko ve C vitamini
ihtiyacının yarısını karşılar. Patatesleri kaynatıp, püre yada elma dilim
şeklinde az zeytinyağ ile kabukları ile birlikte değerlendirin.'
24 Ekim 2014 11:40