Azimle,inançla ve hayata tutunma

Sekiz yaşındayken yüzme ile spor hayatına başlayan Enes Gürel, Türkiye’de de birçok yarışmaya katılır. Farklı alanlarda da spor yapmaya başlayan Gürel, spor akademisi okuduğu sırada snowboard kazası geçirir ve omurilik sakatlanması olur. Solunum sıkıntısı nedeniyle bir yıla yakın bir süre bilinci açık bir şekilde yoğun bakımda kalır. Bu dönemleri hayatının en kötü dönemi olarak adlandıran Enes Gürel, “Hastalığı kabullenemedim. Yoğun bakımdan da çıkabileceğimi düşünmüyordum.” diyor. Ailesinin ve arkadaşlarının desteğiyle kötü günleri atlatan Gürel, iki yıl süren tedavilerinin ardından evine döner. Hastalık sürecinde yeniden spora başlamasını ise şöyle anlatıyor: “Eve döndükten sonra internet üzerinden benim felç seviyeme yakın insanların dünyada ve Türkiye’de nasıl bir tedavi yolu izlediklerini araştırdım. Sosyal hayata nasıl adapte olduklarını, ne tarz araç gereçler kullandıklarını ve hangi sporları yapabildiklerini inceledim. Diğer insanların yapabildiklerini görmeye başladıkça karamsarlığı bıraktım. Spora dönme vaktimin geldiğini anladım.” Her omurilik felçlisinin aynı hareket kabiliyetine sahip olamayacağına değinen genç sporcu, kendisinin yaşadığı boyun kırıklıklarıyla oluşan felçte dışa bağımlı hale geldiğini kaydediyor.

HER 4 DAKİKADA BİR KİŞİ OMURİLİK SAKATLIĞI YAŞIYOR

Bugün dünya çapında üç milyon kişinin omurilik sakatlanmasına bağlı felç ve benzer durumlar nedeniyle engelli bir yaşam sürmek zorunda olduğu tahmin ediliyor. Her yıl 130 bin kişi omurilik sakatlanmasına uğruyor. Ardından felç geçiriyor. Hesaplamalara göre her dört dakikada bir kişi omurilik sakatlığı geçiriyor. Omurilik sakatlanmalarına erkeklerde kadınlara göre dört kat fazla rastlanıyor. Türkiye’de ise 150 binin üzerinde omurilik felçlisinin yaşadığı tahmin ediliyor. Bu rakamın yüzde 90’ı tekerlekli sandalyeye mahkûm ve bir başka kişiye bağımlı yaşıyor.

KAZALAR, OMURİLİK SAKATLANMASI RİSKİNİ ARTIRIYOR

Omurilik sakatlanmalarının insanın fiziksel hareketliliğini kısıtlayan en tehlikeli yaralanmalar arasında yer aldığını aktaran Medicana Hastanesi Beyin Sinir ve Omurga Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Eylem Burcu Kahraman, şu bilgileri veriyor: “Omuriliğin işlevini kaybetmesi için yüksekten düşmeler, trafik kazaları, iş kazaları ya da doğal afetlerden başka sportif yaralanmalar da büyük tehlike arz ediyor. Her an herkesin başına gelebilecek bu tehlike, organlarla beyin arasındaki irtibatın kesilmesi nedeniyle hasar gören bölgelerde ve aşağısında hissin kaybına neden oluyor. Örneğin omuriliğin boyundan zedelenmesi sonucu kolların hareketi, gövdenin hissi, bacakların hareketi tamamen yok oluyor. Kişi nefes alma ve öksürmede güçlük çekebiliyor. Yüzünü, boynunu, omuzlarını, ellerini ve kollarını hissedebilirken gövdesini ve bacaklarını hissedemiyor.”

Omuriliği zedelenen insanlar oturabilme ve hareket edebilme özelliklerine göre 6 ayrı derecede sınıflandırılıyor. Zedelenme seviyesine, diğer hastalık ya da hasarlara, yaş, cinsiyet, fiziksel yapı, motivasyon ve çevreye göre omurilik felçlisinin hayat kalitesi etkileniyor. Kişinin omurilik felcini kabullenip hayatını bu gerçekle ve en iyi şekilde geçirme kararı da hayat kalitesinde büyük bir etken. Kişinin ailesinin, arkadaş çevresinin ve sağlık görevlilerinin cesaretlendirici ve destekleyici olmaları büyük önem taşıyor.

UMUT OLMAK İÇİN KOŞUYORLAR

Wings For Life World Run, Wings For Life Vakfı’nın omurilik araştırmalarına dikkat çekmek için organize ettiği bir yarışma. Dünyanın her yerinde aynı anda başlayan, Wings for Life koşusu 2015’te ikinci kez düzenlenecek. 3 Mayıs 2015’te startı verilecek koşuya katılanlar altı kıtada ve 35’ten fazla lokasyonda Türkiye saatiyle 14.00’te Wings for Life World Run’a başlayacak. Yarışın Türkiye ayağı Alanya’da koşulacak. Herkesin katılabileceği yarışmada tekerlekli sandalye sporcuları da aynı anda yarışa başlayacak.