Bebeğiniz çok mu ağlıyor
Halis Bilgi, 11 Ağustos 2014 18:52
Sürekli ağlayan bebekler pek keyifli değildirler. Onların ağlaması daha rahatsız edicidir ve değişikliklere hemen uyum sağlayamazlar. Ebeveynleri ne kadar duyarlı olursa olsun, hiç durmadan huysuzlanırlar ve bu da annenin ve babanın gerilip huzursuz olmasına neden olur. Doğal ebeveynlik tarzı bu tür bebeklerde işe yaramıyor gibi gözükür ve böyle ailelere bebeği ağlamaya bırakmanın veya onu bir programa bağlamanın tek kurtuluş yolu gibi gelebilir. Ama aslında bu tür bebeklerin doğal ebeveynliğe daha fazla ihtiyaçları vardır. Aksi halde, tüm bu olumsuzluklar yüzünden ebeveynler çocuklarından uzaklaşabilirler. Bu tür bir ailede doğal ebeveynlik yaklaşımının işe yaraması için bazı düzenlemeler yapılması gerekir. Bebeğinin ihtiyaçları bitip tükenmediği için gergin ve yorgun olan bir anne bebeğiyle sürekli yakın olamaz. Şunlara dikkat edin:
Bebeğinizin ağlaması ardında tıbbi bir neden arayın. Bebeğinizin doktoruna danışarak "canının yanmasına" neden olabilecek fiziksel nedenleri araştırın; kolik (veya huysuz) olmasının ardında tıbbi bir neden olup olmadığını araştırın. Gastroözofageal reflüsü (GÖR), formül mamaya veya emziriyorsanız sizin yediklerinize karşı bir alerjisi olup olmadığını araştırın. Sürekli ağrı çeken bir bebek huzursuzdur. Bebeğinizin ağlamasını durdurabilmek için ardındaki sebebi bulmanız gerekir.
Bebeğinizin ağlaması sizin suçunuz değildir. Bebeğinizin ağlamasının sizin suçunuz olduğunu düşünmeyin. Bebeğinizin ağlamasına duyarlı bir şekilde cevap verebilmek için elinizden geleni yaptığınız halde, bebeğinizi her zaman sakinleştiremiyorsunuz diye annelik (veya babalık) becerilerinizden şüphe etmeyin. Bebeğinizi susturmak zorunda değilsiniz. Sadece ağlamasının fiziksel bir nedeni olmadığından emin olmaya çalışın (bu arada bu çaba uzun sürebilir) ve onu sakinleştirebilmek için farklı yollar deneyin. Bazen yapabileceğiniz her şeyi yaptığınız halde bebeğinizin niçin ağladığını anlayamayabilirsiniz. Bazen bunu bebeğiniz de bilmez. Bebeğinizin niçin ağladığını anlayabilmek için elinizden gelen her şeyi yaptıysanız, onu sevgi dolu kollarınıza alın, meme verin veya başını omzunuza dayayın ki, tek başına ağlamasın. Gerisi bebeğinize kalmış.
Bebeğinize daha iyi ağlamayı öğretin. Karayipler yaklaşımı yani bebeğinize ağlamasına gerek olmadığını anlatmak için rahat bir yüz ifadesi takınmak ve rahat bir beden dili kullanmak, özellikle da huysuz bebeklerde faydalıdır. Yaşı biraz daha büyük olan bebeğin sızlandığında veya ağladığında onu hemen kucağınıza almak yerine, ona seslenin: "Anne burada" gibi. Komik bir yüz ifadesi yapın veya bebeğinize bir şeyler anlatın. Böylece bebeğinizin dikkatini ağlamaktan başka yöne çekmiş olursunuz. Bu yaklaşım ilk başlarda biraz zor olabilir, çünkü öncelikle kendinizi rahatlatmanız ve sonra bu tepkinizle bebeğinize örnek olmanız gerekmektedir. Yavaş yavaş ve derin nefes alın veya sadece birkaç saniye durup gerilimden kurtulun. Siz rahatlayınca bebeğiniz de rahatlayacaktır.
Bebeğinize sırayla ilgi gösterin. Bebeğin ısrarlı ağlaması genellikle anneleri babalardan daha çok rahatsız eder. Bazen annelerin rahatlamak için biraz uzaklaşmaları gerekir. Bebeğinizi iyice beslediğinizden emin olduktan sonra onu babasına bırakıp bir saat yalnız yürüyüşe çıkın veya bir yere gidin. Birlikte olmak bebeğe ve babasına iyi gelir. Babalar genellikle, tüm çabalara rağmen sakinleşmeyip huysuzlanmaya devam eden bebekler karşısında daha sabırlıdırlar. Sizi seven birinin kollarında ağlamak, tek başına ağlamaktan çok farklıdır. Babasının kollarında ağlayan bir bebek tek başına ağlamadığını bilir.
Bebeğinize bazı sorunlarla kendi kendine başa çıkabileceğini öğretin. Yeni doğmuş bebekler, sakin ve huzurlu olabilmek için devamlı anne veya babalarının yardımına ihtiyaç duyarlar. Ama 1 yaşına geldiklerinde bunu kendi başlarına yapmayı öğrenmeye başlayabilirler. Bebeğinize derhal cevap vermeli misiniz, yoksa kendi başına sakinleşmek için 1-2 dakikaya ihtiyacı mı var? Bunu anlamak için kendi içgüdülerinizi dinleyin. Bebeğinizin ne şiddette mızıldandığına kulak verin. Eğer ağlaması artıyorsa, sizin ona cevap vermeniz gerekir. Eğer ağlaması biraz yükselip sonra azalıyorsa, harekete geçmeyin. Bu tavsiyeyi, bebek eğiticilerinin çocuğu düzenli olarak ağlatmak gerektiği yönündeki tavsiyeleriyle karıştırmayın. Bebeğinizle ilgili bildiğiniz şeylerin size kılavuzluk yapmasına izin verin. Bir bebeğe kendi duygularıyla başa çıkmayı öğretmenin mucizevi bir formülü yoktur. Onun her ağlaması, sadece kendi duyarlılığınızla ona nasıl tepki vereceğinize karar vermenizi gerektirir. Unutmayın ki amacınız, büyümekte olan bebeğinize sorunlarla ağlamak dışında farklı başa çıkma yolları olduğunu da öğretmektir.
Bebeğe Yakın Uyumak
Ebeveynler binlerce yıldır bebekleriyle birlikte uyumuşlardır, bugün bile bu uygulamanın tuhaf bir tarafı yoktur, Ebeveynlerin çoğu en azından arada bir bebekleriyle birlikte uyurlar ama bunu doktorlarına veya akrabalarına anlatmazlar. Bu konu niçin böyle gizli kapaklı tutuluyor? Bunun nedeni, ebeveynlerin ve danışmanların çocukların bağımsızlaştırılmalarına odaklanmaları ama diğer yandan çocukların aslında nasıl bağımsızlaşabildiklerini gerçekten anlamıyor olmaları. Bebekle birlikte uyumak, bağlanma yöntemleri arasında en tartışmalı olanıdır.
Gece Boyunca Ebeveynlik
Doğal ebeveynlik yaklaşımını geceleri de sürdürmek, bebeğinizin nerede uyuduğuyla ilgili değildir. Bebeğinizin geceleri ortaya çıkan İhtiyaçları karşısında nasıl bir tavır takındığınız, bebeğinizi günde yirmi dört saat, haftada yedi gün büyük ihtiyaçları olan minik bir insan olarak kabul etmenizle ilgilidir. Bebeğiniz, gündüzleri olduğu gibi geceleri de sürekli onun yanında olacağınıza güvenir. Böylece gece alışkanlıklarınızı bebeğinizin ihtiyaçlarına göre yeniden düzenlersiniz. Geceleri uyguladığınız ebeveynlik stratejisi, bebeğinizin gelişiminin hangi aşamasında olduğuna ve yetişkinler olarak kendi ihtiyaçlarınıza göre farklılık gösterebilir. Eğer bebeklerin daha en baştan yalnız uyumayı öğrenmeleri gerektiği fikrini bırakmaya açıksanız, bebeğinizi yatağınıza aldığınızda onu şımartmadığınızı veya sizi kullanmadığınızı fark edeceksiniz.
Bu nasıl adlandırılmalıdır? Bebekle birlikte uyumaya çeşitli isimler verilmektedir. Birçok insana cazip gelen "aile yatağı" terimini, yeni ebeveyn olan anne babalar korkutucu bulabilirler, çünkü bu onlar için bütün ailenin bir arada uyuyacağı anlamına gelebilir; yani büyük çocuklar, bebekler ve ebeveynler. "Birlikte uyumak" tanımı ise kulağa daha çok yetişkinlerin yaptığı bir şey gibi gelir, birlikte yaşamak gibi mesela. Bu terim antropologlar tarafından tercih edilmektedir; değer yargısı taşımayan, net bir terimdir. "Yatağı paylaşmak" terimine genellikle tıbbi makalelerde rastlanır. Biz ise, "uykuyu paylaşmak" terimini seviyoruz, çünkü sizin de göreceğiniz gibi anne ve bebek birlikte uyudukları zaman yataktan daha fazla şey paylaşırlar. Ayrıca bir bağlanma terimi olan "bebeğe yakın uyumak" tanımını da seviyoruz, çünkü bu ebeveynlerin ve bebeğin gün boyunca yaşadıkları yakınlığın geceleri de sürdürüldüğünü anlatıyor. Ayrıca bebeğin uyuduğu yerin doğru veya yanlış olması diye bir şey de yoktur. Sizin amacınız bebeğinizin uyku alışkanlıklarını birilerinin tavsiyelerine göre düzenlemek değildir; bu tavsiyeler ister bir bebek eğiticisinden isterse doğal ebeveynliği savunan birisinden gelsin fark etmez. Amacınız ailenizdeki herkesin iyi bir gece uykusu alabilmesini sağlayacak bir gece ebeveyntiği stratejisi bulmaktır. Diğer birçok ebeveyn gibi bizler de, bebeğe yakın uyumanın hem iyi bir gece uykusu almak hem de bebeğin ihtiyaçlarına cevap vermeye devam edebilmek için en iyi yol olduğunu keşfettik.
Uyku Bir Kontrol Meselesi Değildir
Uyumak da tıpkı yemek yemek gibi bir çocuğu zorlayabileceğiniz bir davranış değildir. Yapabileceğiniz tek şey, çocuğun uykuya dalabilmesi için uygun koşulları yaratmaktır. Bebeğinizin uyanması sizin suçunuz olmadığı gibi, bebeğinizin uyku alışkanlığı da sizin ebeveynlik tarzınızın bir yansıması değildir. Eğer arkadaşlarınız kendi bebeklerinin gece boyunca uyumasıyla böbürleniyorlarsa, bunu muhtemelen epeyce abartıyorlardır; bize inanın.
Dinlediğiniz tüm o çelişkili tavsiyeler sizi, bebeğinizin yaptığından çok daha fazla uykusuz bırakabilir. Bebeğinizi yatağınıza aldınız veya geceleri uyandığında ona ilgi gösterdiniz diye onu şımartacağınızdan korkabilirsiniz. Çaresiz veya yorgun olduğunuz için bebek eğitimini deneyip bazı geceler bebeğinizi ağlamaya bıraktığınızda ise endişelenebilirsiniz. Bazı bebeklerin doğuştan kendilerini rahatlatmayı bilen ve kolay uyuyan bebekler olduğunu, bazılarının ise geceleri sık sık uyanıp tekrar uyutulmalarının zor olduğunu bilmek işe yarar. Her bebek farklıdır ve uyku alışkanlıkları mizaçla ilgilidir (veya geceleri uyanmanın ardında tıbbi bir neden de olabilir); anne veya babanın neden olduğu "kötü alışkanlıklarla" ilgili değildir. Geceleri ısrarla uyanan bebekler bile bir gün deliksiz uyuyup ebeveynlerini ödüllendirebilirler. Çocukların geceleri deliksiz uyumaya başlama yaşı farklıdır. Bu arada siz de, geceleri hangi ebeveynlik tarzının size uygun olduğunu anlamak için denemeye devam edin. Danışmanız gereken tek uyku uzmanları bebeğiniz ve sizsiniz.
Halis Bilgi, 11 Ağustos 2014 18:52
Yorumlar (0)