Türkiye’de çok fazla ağrı kesici tüketiliyor.

 

25 Kasım 2014 12:59
Türkiye’de çok fazla ağrı kesici tüketiliyor.




Fazla kullanıldığnda ağrı kesicilerin kendisi de zamanla baş ağrısına neden oluyor


  Türkiye’de baş ağrısını geçirmek için leblebi gibi ağrı kesici kullanıldığını işaret eden Prof. Dr. Babür Dora, “Türkiye’de çok fazla ağrı kesici tüketiliyor. Deyimi yerindeyse insanlar leblebi gibi kullanılıyor. Ağrı kesicilerin zamanla kendisi de baş ağrısına neden oluyor. Kişi buna bağımlı hale geliyor. Alınan ağrı kesicinin baş ağrısını geçirme oranı giderek azalıyor” dedi.Türk Nöroloji Derneği’nin (TND) düzenlediği “50. Ulusal Nöroloji Kongresi”nde konuşan Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Nöroloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Babür Dora, Türkiye’de nüfusun yüzde 45’i baş ağrısı çekiyor. Diğer bir ifadeyle her 2 kişiden birinin başı ağrıyor. İnsanların hayatlarının yüzde 3’ünü baş arsını çekerek geçirdiğini belirten Dora, “Baş ağrısının en önemli nedeni migren. Bunun dışında stres ve yorgunluk da baş ağrısına neden oluyor. Türkiye’de baş ağrısı nedeniyle adeta leblebi gibi ağrı kesici tüketiliyor. Günde 5-10 tane ağrı kesici kullana var. Oysa ağrı kesicilerin kendisi de çok sık kullanılırsa, bağımlılığa ve ağrıya neden olur. Bunun dışında mide ve böbrek hastalıkları ortaya çıkabilir. Haftada ikiden fazla ağrı kesici kullanmamak gerekiyor” diye konuştu.En çok ölüme neden olan ikinci hastalıkKongre kapsamında düzenlenen basın toplantısında konuşan TND Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Ersin Tan, beyin damar hastalıklarının Türkiye’de ölüme neden olan hastalıklarda ikinci, sakat bırakmada ise birinci sırada geldiğini söyledi. Türkiye’de yaklaşık 400 bin Alzheimer, 750 bin epilepsi, 100 bin parkinson, 30 bin civarında da MS hastası bulunduğunu bildiren Prof. Dr. Tan, “İstatistikler, hayatımız boyunca bir kez epilepsi (sara) nöbeti geçirebileceğimizi gösteriyor. Amacımız, nörolojik hastalıklar giderek artarken sağlıklı yaşlanmak. Sağlıklı beyin sağlıklı yaşam için vazgeçilmez unsurdur. Beynimizin bir yedeği yok. Yapay kalp var ama yapay beyin yok. Beyinsiz kalmamak için beynimizi korumamız gerekiyor. Bu nedenle yılda bir kez nöroloğa gidilmesini öneriyoruz” diye konuş  



Yorumlar
Adınız
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.