Tüketim Psikolojisi ve Marka Bağımlılığı

 

05 Şubat 2017 13:35
Tüketim Psikolojisi ve Marka Bağımlılığı





  Modern hayat
gelişmenin ve ilerlemenin çağı olduğu kadar aynı zamanda bütün bunların
bedellerinin yabancılaşma, bastırma ve inkarla ödendiği bir yaşam biçimi... Bir
tarafta zenginlik, çeşitlilik, alternatifler, farklı yaşam stilleri varken
madalyonun diğer tarafında ise yoğun bir iletişimsizlik, kopukluk ve yalnızlık
yer alıyor. Toplum üzerinde giderek belirginleşen gelir dağılımının insanlar
üzerinde yarattığı baskılar, psikolojik rahatsızlıklara sebep oluyor. Dr.Mehmet
Yavuz, modern hayatın kişiler üzerinde yarattığı ruhsal dengesizliklerden biri
olan marka bağımlığını anlattı.

Marka
Bağımlılığı Nedir?

Bireylerin
tüketim davranışı ve bu esnadaki seçimleri olarak “takıntılı biçimde marka
kullanımı” günümüz insanının kendine ve hayatına değer kazandırma çabası olarak
tanımlanabilir. Bireyler aldıkları ürünün kendi yaşam statülerini etkilediğini
düşünerek marka ürünleri tercih edebilirler. Zamanla marka ürünleri satın alma
yönelimi bir bağımlılık haline dönüşebilir. 
Kişilerin marka ürünleri tercih etmelerinde etken rol oynayan birçok
neden olabilir. Belirli başlıklarda ele alacak olursak aile, çevre ve medya
tüketim sürecinde oldukça etkilidir.

Ailelerin
Tutumları Marka Bağımlılığına Yol Açabilir

İnsan yaşamında,
doğumdan önce başlayan ve hayatın sonuna kadar etkisini sürdüren bir kurum
olarak aile, fizyolojik olduğu kadar ekonomik, kültürel ve toplumsal yönleriyle
de kişinin ruhsal gelişimini, davranışlarını biçimlendirip yönlendirir.

Ailelerin
demokratik veya otoriter tutumları, kişilerin küçük yaşta marka ürünleri tercih
etmelerine ortam yaratır. Çocuklarını güven ortamında yetiştiren aileler
onların fikirlerini, deneyimlerini önemserken, otoriter aileler çocuklarına
kendilerini ifade etme özgürlüğü tanımazlar.

Bu şekilde
çatışmalar içinde büyüyen çocuklar, kültürel ve sosyal eksikliklerini gidermek
adına belli marka ürünleri tercih edebilirler ve bu şekilde toplum üzerinde
baskın olmaya çalışırlar.

Çocuklar ergenlik
döneminden itibaren kendilerini topluma ve çevreye, kabul ettirmeye çalışırlar.
Bu dönemde kullandıkları pahalı marka kıyafet, telefon, bilgisayar vb. ürünler
onların çevrede daha etkin oldukları fikrine yol açar ve marka bağımlığına
sebep olabilir.

Çevre ve
Reklamlar Kişi Üzerinde Psikolojik Baskı Oluşturabilir

Kişiler kendi
isteklerini göz ardı ederek çevreden edindikleri bilgi çerçevesinde kararlarını
verebilirler.

Markaların satış
kotalarını artırmak adına yaptıkları reklamlar, kişileri yönlendirir.
Markaların, ürünlerinin gerçekçi özelliklerini sunmak yerine, sanki bireye
yepyeni bir yaşam biçimi sunuyormuş gibi tanıtmaları bireyi bu markayı alma
zorunluluğuna sokabilir. Diğer faktör olan çevre de insanların tercihleri
konusunda oldukça etkendir. Çevresindeki iş arkadaşlarının, yakın dostlarının
kullandığı birçok marka da psikolojik olarak kişi üzerinde bir baskı oluşturur.

Buradaki amaç hem
o çevrede etken olabilmek ve gelişen dünyaya ayak uydurmaya çalışmaktır.

 Seçme
Özgürlüğünü Kullanan Bireyler Yetiştirin

Aile daha
çocukluk çağından başlayarak karşısındaki bireye değer verip saygı
göstermelidir. Çocukların kendine olan güvenlerinin sağlıklı bir şekilde
oluşması için çabalamalıdır. Bu şekilde yetişen bir çocuk, kendini değerli
hissetmek için pahalı markalara ihtiyaç duymayacaktır. Toplumda yer edinebilmek
adına marka ürünleri tercih eden bireyler yetiştirmek yerine seçme özgürlüğünü
kullanan bireyler yetiştirin.

   



Yorumlar
Adınız
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.