“Kişi evlendiği zaman dininin yarısını korumuş olur.


  "Bekârlık sultanlıktır" deyimini duymayan yoktur
muhtemelen. Peki ya söylendiği gibi bekârlık gerçekten sultanlık mıdır? Yoksa
insanın psikolojik tabiatına ve fıtratına en uygun hayat tarzı evlilikken bu
deyimin dilden dile dolanmasının amacı evlilikten kaçmak mıdır? Bekârlık
sorumluluk yüklenmekten kaçanlar için büyük bir rahatlıktır. Bekârlığın karşıtı
evliliktir. Evlilik bir aile sorumluluğu getireceğinden kişi yaşamını bu
sorumluluklara göre düzene sokmak zorundadır. Kendinde başkalarının
sorumluluğunu taşıma gücü bulamayan, kendi başına bir hayat yaşamak isteyen
kişilerin böyle bir ortama girmeleri düşünülemez. İşte böylelerinin kendilerini
avutmak için ortaya attıkları bir sözdür. Ya da günümüzde maddi, manevi açıdan
oldukça zorlaştırılan evliliğe güç yetiremeyen bekârların kendilerini teselli
etme amacıyla söyledikleri bir sözdür de diyebiliriz.

Rasulullah
(sav) bir Hadis-i Şerif'inde;

"Eşi
olmayan adam miskindir." buyuruyor.

Bunun
üzerine: "Ey Allah'ın Resulü! Mal bakımından zengin olsa da mı? Diye sorulduğunda
Rasulullah efendimiz: "Zengin olsa da" buyuruyor.

Sonra
Rasulullah(sav) devam ediyor: "Eşi olmayan kadın miskindir."

Bunun
üzerine: "Ey Allah'ın Resulü! Mal bakımından zengin olsa da mı? Diye
sorulduğunda Rasulullah efendimiz yine: "Zengin olsa da" buyuruyor.

Hadis-i
Şerif'te gördüğümüz gibi Allah Resul'ü bekârlığı yoksulluk olarak
nitelendiriyor ve bekâr olan kişi için miskindir diyor.

O
halde hadisten anladığımız kadarıyla bekârlık fakirlik ise, insanın en büyük
zenginliği EŞİDİR.

Rasulullah
efendimiz bekârları evliliğe teşvik etmiş ve evliliği kendisini sevmenin ölçüsü
olarak nitelendirmiştir. "Beni seven, sünnetime uysun. Nikâh da benim
sünnetimdendir." Buyurmuştur.

Evlilik
çok kıymetli bir birlikteliktir. Buna karşın kalkıp "Bekârlık sultanlıktır"
demek hem hadislere hem de hakikate ters düşer. Bekâr kişi yarımdır. Ancak
evlendiği zaman tamamlanır. Eşler birbirlerini tamamlayan bir bütündür. Bir
elmanın iki yarısıdır.

Bekârlığın
sultanlık olduğunu iddia eden kişiler ya evliliğin tadını almamış ya da
evliliğinde mutluluğu yakalayamamış kişilerdir. Asıl sultanlık Mutlu ve Huzurlu
bir evliliktedir. Ayrıca evlilik dinimizi iyi yaşayabilmemiz açısından da
gereklidir. Yine Allah Resul'ü bir hadisinde ; "Kişi evlendiği zaman dinin
yarısını korumuş olur. Geriye kalan yarısı için de Allah'a karşı gelmekten
sakınsın." Buyurmuştur. Dinimiz evlenmeye bu kadar teşvik etmişken neden
hala bu kadar bekâr var? Neden bekârlarımız evlilikten korkup "bekârlık
sultanlıktır" diyor. Bunun altında yatan iki sebep var. Yukarıda da
söylediğimiz gibi birinci sebep; Rahatlık. Evliliğin sorumluluğunu yüklenmekten
kaçınan ve kendini mutlu bir birliktelikten mahrum etmeyi tercih eden kişiler
için bekârlık sultanlıktır. İkinci sebep ise; maddi ve manevi yetersizlik.
Günümüzde özellikle kız tarafı açısından evlilik hem maddi hem manevi açıdan o
kadar zorlaştırıldı ki, gençler evliliğe korkuyla bakar oldu. Evlilik denilince
akla yalnızca maddi külfetler gelmeye başladı. Ve bunu karşılamaya gücü
yetmeyen bekârlar da doğal olarak evlilikten kaçıp bekârlığı sultanlık olarak
görmeye başladı. Maddi yetersizlikten dolayı evlenmekten çekinen gençlere
büyüklerin destek olması gerekir. Kızlarımızın eş seçiminde maddiyata çok
takılı kalmaması,  mutluluğun maddiyatla değil, ancak güzel ahlak ve
Allah'ın rızası ile elde edildiğinin bilincinde olması gerekir.

Netice
itibari ile sebep her ne olursa olsun "bekârlık sultanlık" değildir.
Evlilikte rahmet ve bereket vardır. Allah'ın razı olduğu bir evlilik ve eş
dünyadaki bütün hazinelere bedeldir. Hadiste de buyrulduğu gibi eşi olmayan
kişi yoksuldur, asıl zenginlik evliliktedir.