Çocuklarda kazalardan sonra en sık kanser can alıyor

 

04 Şubat 2018 15:07
Çocuklarda kazalardan sonra en sık kanser can alıyor




Çocuklarda kazalardan sonra en çok, özellikle lösemi başta olmak üzere, sinir sistemi (beyin) tümörleri, lenfomalar ve deri tümörleri gibi kanserler ölüme neden oluyor.


  Sağlık Bilimleri Üniversitesi Öğretim Üyesi Çocuk Sağlığı ve
Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Vefik Arıca, yaptığı açıklamada, kanserin sadece
erişkinlerde değil, çocuklarda, hatta yeni doğan bebeklerde dahi
görülebildiğini söyledi.

Doç.
Dr. Arıca, "Çocuklarda, kazalardan sonra ikinci sıklıkta, özellikle lösemi
başta olmak üzere, sinir sistemi (beyin) tümörleri, lenfomalar ve deri
tümörleri gibi kanserler ölümlere neden oluyor. Her 1 milyon çocuktan 120-140'ı
kanser oluyor. Türkiye'de her yıl 3 bin çocuk kanserli hastalara katılıyor.
Erken teşhis, etkin ve doğru tedaviye çocuk kanserleri iyi yanıt veriyor,
iyileşme oranı yüzde 70-80'lere çıkabiliyor." ifadelerini kullandı.

Doç.
Dr. Arıca, kanser gelişmesinde genetik faktörlerin yanında, çevresel etkenlerin
de önemli olduğuna işaret ederek, şöyle devam etti: "Bu çevresel
etkenlerden çocukları uzak tutmaya çalışmak, yetişkin yaşta çıkabilecek
kanserlerden de koruyabiliyor. Çocuklar, embriyo, fetüs ve bebeklikten gençliğe
kadar çok sayıda ve yüksek risk oluşturan çevresel zararlı etkenlere maruz
kalır. Savunmasız olarak toksik çevresel etkenlere karşı korunmaya ihtiyaç
duyarlar. Bu nedenle geleceğimiz olan çocuklarımızı kansere karşı korumak için
kansere neden olan başlıca sebepleri ortadan kaldırmak hayati öneme sahiptir.
Çocukları anne karnından itibaren kanserden korumak ise anne, babalara
düşüyor."

Çocuğu kanserden korumak için
15 altın kural

Vefik
Arıca, çocukları kanserden korunmak için altın kurallar olduğunu dile
getirerek, çocukların, kanser geliştiren genetik yatkınlığa ek olarak, katkı
maddeli besinlere, eşyalarda bulunan kimyasallara ve çevresel faktörlere, henüz
anne karnındayken maruz kaldığını söyledi.

Anne
ve babanın çocuğunu bütün bu tehditlerden korumak, uzak tutmak için gayret
etmesi gerektiğini aktaran Arıca, sözlerini şöyle sürdürdü: "Çocuğun bu
tehditten, uygulandığında faydasını görecek 15 altın kuraldan bahsedecek
olursak şunları sıralayabiliriz. Çocuğunuza ilk 6 ay sadece anne sütü verin. 2
yaşa kadar anne sütünü devam ettirin. Sigara içmeyin ve çocuğunuzu sigara
içilen ortamlara sokmayın. Trafiğin yoğun olduğu yerlerde çocuğunuzu
gezdirmeyin. Çok küçük yaştan itibaren, telefon, bilgisayar ve televizyonla,
uzun süre baş başa bırakmayın. Giysi ve yataklarında, pamuk ve yün tercih edin.
Plastik ve aşırı boyalı oyuncaklar almayın. Okul ürünlerini alırken, seçici ve
dikkatli olun. Halı kullanacaksanız sentetik halılardan uzak durun. Zemininiz
taş, mermer veya ahşap parke olsun. Aşırı miktarda, parfüm, deterjan ve benzeri
kimyasallar kullanmayın. Yüksek ısıda, yağda kızarmış ya da yanmış besinleri
yemeyin. Mümkün olduğunca mikrodalga fırın kullanmayın. Salam, sosis, sucuk
gibi işlenmiş, koruyucu kimyasalların bulunduğu hazır besinleri özenle seçin,
mümkün olduğu kadar az tüketin. Çocuklarınıza dengeli beslenme kültürü
kazandırmaya çalışın. Beyaz un ve şekerin yoğun olduğu besinlerden uzak durmaya
çalışın."

Doç.
Dr. Arıca, özellikle meşrubat, meyve suyu yerine taze sebze ve meyve
tüketiminin sağlanmasının önemli olduğunu belirterek, sözlerini "D
vitamini, anti kanser özelliği bilinen bir vitamindir. Çocuklarınızı uygun ve
yeterli miktarda güneşe çıkarın." önerisinde bulundu.  



Yorumlar
Adınız
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.