Televizyon başta olmak üzere iletişim araçlarının bir çok olumsuz etkiyi de beraberinde getirdiğine dikkat çeken RTÜK Başkanı Davut Dursun, TV ve iletişim araçlarının bireyleri duyarsızlaştırdığını sosyal ve ahlaki gelişimini olumsuz yönde etkilediğini, masumiyet ve mahremiyet değerlerini sıradanlaştırdığını söyledi
Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) Başkanı Davut Dursun,
yapılan araştırmalara göre çocukların televizyon karşısında geçirdikleri
vakitten daha az okulda vakit geçirdiklerini söyledi. Dursun, “Çocuklar 900
saat okulda vakit geçiriyor, 1200 saat ise televizyon karşısında. Bu şu
demektir, çocuklar okuldan çok televizyondan etkileniyorlar.” dedi.
TV’NİN ZARARALARI HERKES
TARAFINDAN KABUL EDİLİYOR
Başkent Öğretmenevi’nde yapılan Medya Okur Yazarlığı Dersinin
Yaygınlaştırılması Panelinin açılışında konuşan RTÜK Başkanı Davut Dursun,
televizyon başta olmak üzere iletişim araçlarının, olumlu etkilerine karşın,
bir çok olumsuz etkiyi de beraberinde getirdiğine dikkat çekti. Dursun,
“Televizyon, başta şiddet ve pornografi olmak üzere olumsuz davranışlara karşı
izleyiciler üzerinde duyarsızlık yarattığı, bireyleri çevresine karşı
yabancılaştırdığı, olumsuz davranışlara yönlendirdiği, kişileri pasif ve
edilgen hale getirdiği, şiddeti bir tür problem çözme yöntemi olarak sunduğu,
çocukların fiziki, sosyal ve ahlaki gelişimini olumsuz yönde etkilediği, aile
ilişkilerini sorunlu hale getirdiği, bireyleri tüketime yönlendirdiği ve
obeziteye yol açtığı hemen hemen herkes tarafından kabul edilen gerçeklerdir”
diye konuştu.
ÇOCUKLAR OKULDAN ÇOK
TELEVİZYONDAN ETKİLENİYORLAR
Yapılan araştırmalara göre, çocukların, bir yılda televizyon
karşısında geçirdikleri vakitten daha az okulda vakit geçirdiklerini kaydeden
Dursun sözlerini şöyle sürdürdü: “Çocuklar, 900 saat okulda vakit geçiriyor,
1200 saat ise televizyon karşısında vakit geçiriyor. Bu, şu demektir; çocuklar,
okuldan çok televizyondan etkileniyorlar. İlköğretim çağını tamamlamış bir
çocuğun, yaklaşık olarak 100 bin kadar şiddet sahnesi, 8 bin ölüm ya da öldürme
sahnesi izlediği varsayılıyor. Bu kadar yüksek oranda şiddet sahnesi izleyen
bir çocuğun zihninin nasıl bir zihin olacağını tahmin etmek zor değil.”
Türkiye’de çocukların yüzde 60’ının kendisine ait odası olduğunu kaydeden
Dursun, “Özellikle kent ortamındaki çocuklarımızın büyük kısmının ayrı odası
var, ayrı odada kendine özgü televizyon ve interneti var. Çocukların yüzde
80’inden fazlası televizyonda izleyeceği programı kendi tercih ediyor ve
televizyon karşısında kalma süresini kendi belirliyor.” şeklinde konuştu.
04 Mart 2018 14:47