Davasının
derdiyle dertlenen, öyle ki, zaman zaman yavrusunun şu sözleriyle sıkça
karşılaşan mümine bir anne…
"Anne
seni çok özlüyorum" belki bazen bir buse dahi kondurmaya zaman
bulamayan, muvahhide bir anne, cennet gülü kızını, şefkat
kolları arasına alarak, sevgi deryası olan yüreğinden kana kana,
içirdi onu..
"Çocukları
sevmek cennetteki derecenizi yükseltir." Bilinciyle, "çiçeğim"
diyerek, yavrusunu ne denli çok sevdiğini, şefkat 've sevgi dolu en içten
samimi duygularla ifade etti.
Tam o sırada, kendisi küçük fakat sözleri büyük olan, küçük afacan, çok anlamlı
ve mana dolu bir şey söyledi.
"Anne
ben çiçeksem, sen baharsın, hatta baharın da kaynağı olan topraksın." Anne
beyninden vurulmuştu. Yoksa bu ilahi bir ikaz mıydı?
Kolları
gevşedi çocuğu usulca yere salıverdi.
Tefekkür
penceresinden bir lahza teneffüse daldı.
Sorgulamaya
başladı kışa dönüşmüş hazan yüreğini.
Hani
nerde? Baharım diye.
Madem
güllerin, çiçeklerin, boy vermiş fidanların kaynağıyım.
Neden
güllerim solmuş, çiçeklerim kurumuş, tüm bahçemi zehirli gereksiz otlar sarmış.
Neden?
Kuruyan bahçeme, iman kuyusu kazıyıp, güllerimi cömertçe sulamıyorum.
Boy
vermiş fidanlarımın, etrafındaki gereksiz otların çapasını vurmuyorum.
Neden?
Boynu
bükük çiçeklerimin, sevgi gübresini atmıyor, can suyuyla sulamıyorum.
Bir
gül ile bahar gelmez, fakat her zaman baharın müjdecisi de yine bir çiçektir.
Baharın
kaynağı olabilmek için, toprak kadar mütevazı, verimli ve bereketli olmalıydı.
Toprak
gibi temizleyici olmalıydı.
Ona
atılan tüm necaset ve kirleri, şefkat ve merhamet fabrikası olan yürek
potasında eritmeliydi.
Yürek
bahçesine atılan tohumları bağrının derinliklerinde en güzel bir bahçıvan
edasıyla yetiştirmeli.
Ezildikçe,
üzüldükçe necis postallar tarafından çiğnendikçe, bağrında güzellikler,
baharlar bitirmeli değil miydi?
Kendine
yakışanı yapmalıydı.
Toprak
gibi mütevazı olmalı, mütevazı oldukça da, bağrında baharlar
yeşertmeliydi.
Tefekkür
sınıfının teneffüs zili çalmış. Herkes evine dağılmıştı.
Söz
verdi Alim olan Rabbine,
Ey
Rabbim sana söz veriyorum, ben tüm çiçeklerin, güllerin kaynağı olup, kışa
dönüşmüş hazan gönüllere bahar olacağım.
Hatta
baharın da kaynağı toprak olacağım.
Gerekirse
yürek bahçeme birçok iman kuyuları kazacak, imana susamış tüm gönüllere ab-ı
hayat olacağım.
Aziz
İslam davasına aşık, boy vermiş fidanlara yüreğimi toprak toprak sürecek, yürek
bahçemde bu davaya sevdalı taze fidanlar ekeceğim.
Bir
bahçıvan misali, sabır, Azim ve gayretle kaliteli fidanlar yetiştirmek için
yoluma devam edeceğim.
Çiçeklerin
kaynağı bahar, baharın kaynağı toprak olmak dileği ile.
22 Mart 2018 13:33