Prof. Dr. Müjgan Alikaşifoğlu ergenlikte stresi azaltabilecek 8 etkili öneriyi anlattı, önemli uyarılar ve önerilerde bulundu.
“Evde bir ergen var ki!”… “Bizim zamanımızda ergenlik mi vardı!” gibi serzenişleri
ergen anneleri ve babalarından sıkça duyar olduk.
Ergenlik döneminin sancıları
hele de modern çağ ile birlikte günümüzde çok daha karmaşık ve zorlu yaşanıyor;
hal böyle olunca gençte baş ağrılarından öfke patlamalarına hatta intihara dek
ciddi tehlikelere yol açabiliyor.
Acıbadem Altunizade Hastanesi
Çocuk ve Adolesan Sağlığı Merkezi, Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr.
Müjgan Alikaşifoğlu, ergenlikte stresin azaltılabilmesinde ebeveynlere çok
önemli görevler düştüğünü, kazandırılacak sağlıklı yaşam biçimi ve sağlıklı
iletişim ile aşırı stresin yönetilebileceğini vurguluyor.
Hani denir ya “azı karar,
çoğu zarar”… İşte 7’den 70’e modern çağın ayrılmaz bir parçası olan stres,
dozunda ve hedefe yönelik olduğunda kişinin etkinliğini artırarak,
performansının yükselmesini sağlayabiliyor ve bu yönüyle yararlı olabiliyor.
Kişiyi olası risklere karşı uyanık tutarak koruyabiliyor. Ancak aşırı ve
yönetilemeyen stres hem fiziksel hem psikolojik sorunlara yol açarak kişinin
sağlığını tehdit etmesinin yanı sıra, yaşam kalitesini de ciddi ölçüde
düşürüyor. Hele bir de ergenlik dönemiyse!
Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları
Uzmanı Prof. Dr. Müjgan Alikaşifoğlu, 10-19 yaş arasını kapsayan ergenlik
çağında gençlerin fiziksel, cinsel ve psikososyal alanlarda pek çok gelişim ve
değişim yaşadığını ve bu yaşanan değişimlerin etkisiyle ortaya çıkan stresle baş
etmek zorunda kaldıklarını belirterek “Ergenler bu dönemde bedenlerinde oluşan
hızlı değişime uyum sağlamak, ebeveynleri ile ilişkilerini yeniden
şekillendirerek bağımsız bir birey olmak, akademik gereklilikleri yerine
getirip kendileri için bir meslek seçmek, akranları ve diğer bireylerle
etkileşime geçerek bulundukları sosyal ortamlara uygun sosyal rolleri edinmek,
kısacası kendilerine özgü bir değerler sistemi oluşturarak ‘Ben kimim?’
sorusuna yanıt bulmak çabası içindedirler. Bu süreçlerin her biri ergen için
ayrı bir stres kaynağı olabilir” diyor.
BAŞ AĞRISINDAN DEPRESYONA!
Gencin stresle uygun baş etme
becerileri geliştirmesinin gerek ergenlik gerekse yetişkinlik döneminde ona
büyük yararlar sağlayacağını, kontrol edebildiği taktirde stres sayesinde hem
fiziksel hem psikolojik kazanımlar yaşayacağını belirten Prof. Dr. Müjgan
Alikaşifoğlu; stresi yönetme becerisi edinememiş ergende ise uzun süreli
stresin pek çok fiziksel, duygusal ve davranışsal sorunlara yol açabildiğini
vurguluyor.
Baş, karın ve sırt ağrısından
öfke patlamalarına, aşırı kaygıdan uyku bozukluklarına, şiddet eğilimi,
depresyon hatta intihar eğilimine kadar pek çok ciddi sorun ortaya
çıkabileceğine dikkat çeken Prof. Dr. Müjgan Alikaşifoğlu, ailelere çok önemli
görevler düştüğünü belirterek “Ergenin stresle baş etme becerilerinin henüz tam
olarak gelişmemiş olduğunu, etkin baş etme becerilerini geliştirebilmek için
anne babasının deneyimlerine ve desteğine gereksinimi olduğunu unutmayın. Her
çocuğun özerk olduğunu, bazı alanlarda başarılı olabileceğini kabul edin.
Arkadaşları ile kıyaslamayın” diyor.
Stresle baş edebilmesi için bu 8
davranışı kazandırın!
Peki ebeveynler, çocuklarına
stresle etkin baş etme becerilerini nasıl kazandırabilirler? Prof. Dr. Müjgan
Alikaşifoğlu önerilerini şöyle sıralıyor;
SORUN SAPTAMA VE ÇÖZME
Sorun çözmeyi yani sorunu
tanımlamayı, çözüm için uygun seçenekleri gözden geçirmeyi, yardım alabileceği
kişileri ya da şeyleri saptamayı öğretin. Kendi çözüm yollarını bulmalarına
olanak verin, en sonunda sonucu birlikte değerlendirin.
DÜZENLİ VE KALİTELİ UYKU
Uyku düzeni oluşturmasına
yardım edin. Çünkü yapılan bilimsel çalışmalar, yeterli ve kaliteli uykunun hem
fiziksel hem zihinsel hem de ruhsal açıdan sağlığa olumlu etkilerini açıkça
ortaya koyuyor.
SAĞLIKLI BESLENME ALIŞKANLIĞI
Güne iyi bir kahvaltıyla
başlama ve sağlıklı beslenme davranışı kazandırın. Beslenmesinin B grubu
vitaminleri (tahıllar, bezelye, kuru kayısı vb), C vitamini (yeşil yapraklı,
turuncu ve kırmızı sebze ve meyveler), triptofan (tavuk, balık, et), seratonin
metabolizmasında rol oynayan demir (kırmızı et, brokoli, domates vb) ve
magnezyumdan (muz, avokado, kereviz vb) zengin olmasına, yeterli D vitamini
almasına özen gösterin. Şekerli gazlı içeceklerden, fast-food ve şekerli
gıdalardan uzak durmasını özendirin. Böylece edineceği sağlıklı beslenme
davranışı uzun sürede bir alışkanlığa dönüşerek hem ergenlik hem de yetişkinlik
döneminde stresle daha kolay baş etmesine ve onun zararlı etkilerinden
korunmasına yardımcı olacaktır.
HOBİYE TEŞVİK EDİN
Prof. Dr. Müjgan AliKaşifoğlu
“Hobi edinmesini, yapmaktan zevk aldığı etkinliklere zaman ayırmasını ve
katılmasını sağlayın. Ergenler akranlarıyla gruplar halinde yaptıkları spor,
müzik, sanat ve sosyal etkinliklerden çok hoşlanırlar ve keyif alırlar. Bu
etkinlikler bir yandan onların sağlıklı gelişimlerini desteklerken, bir yandan
bir şey üretme ya da bir amaca odaklanma duygusunu yaşamalarına ve
özdenetimlerinin gelişmesine yardımcı olur. Böylelikle stresle baş etmeleri
kolaylaşır” diyor.
SPORLA İLGİLENMESİNİ SAĞLAYIN
Ekran karşısında geçirdiği
süreyi (telefon, tablet, oyun konsolu ve TV dahil) karşılıklı anlaşarak günlük
2 saatin altına indirmesi, hareketsizlikten kaçınması ve sporla ilgilenmesi konusunda
teşvik edin. Fiziksel etkinlik, özellikle bireyin zevkle katıldığı bir etkinlik
stresin en önemli ilacı olan endorfin salınımını artırarak stresle baş etmeyi
kolaylaştırıyor. Ayrıca bedenin dayanıklılığını artırarak zor işlerin
yapılmasını kolaylaştırıyor ve kişinin özgüvenini olumlu yönde etkiliyor.
ÖDEVİNİ ONUN YERİNE SİZ YAPMAYIN
Anne babalar zaman zaman
çocuklarının yerine okul ödevlerini yapmaya kalkabiliyorlar. Oysaki bu durum
çocuğunuzun kendini yetersiz hissetmesine yol açabiliyor. Onun asıl gereksinimi
ders çalışma saatlerini düzenlenmesine ve ders çalışmak için uygun ortamın
sağlanmasına yardım etmeniz. Tek başına ders çalışmasını teşvik edin, ancak
gereksinim duyduğunda yardıma hazır olun. Böylece güven ve dayanışma
duygularının gelişmesine destek olarak akademik yaşantısında karşılaşacağı
stresin etkilerini azaltabilirsiniz.
ELEŞTİRMEDEN ÖNCE DÜŞÜNCELERİNİ
PAYLAŞMASINA İZİN VERİN
Ergenlik çağında
ebeveynlerden akranlara yönelim olsa da, ebeveynlerin sağladığı sosyal destek
hem ergenin sağlıklı gelişmesi hem de stresli yaşam olayları ile baş edebilmesi
açısından önemli.
Eleştirmeden, yargılamadan
duygu ve düşüncelerini paylaşmasına izin verin. Bir sorunu olduğunda paylaşım
tercihini ona bırakın, paylaşması konusunda zorlamayın. Böylece aile içinde
kendisini güvende hissetmesini sağlayın. Güven ve dayanışma duygusunun
yaşandığı aile içinde yetişen, yaşayan birey dış dünyanın yaratmış olduğu
sıkıntı ve kaygılarından kendisini koruyabilir.
ESKİ BAŞARILARINI HATIRLATIN
Prof. Dr. Müjgan
Alikaşifoğlu, ”Kendiyle ilgili olumsuz duygularına odaklanmak yerine, sonuca
yönelik cesaretlendirici konuşmalar yapın. Strese neden olabilecek bir duruma
girmeden önce çocuğunuzu buna hazırlayın. Örneğin; sınav öncesi daha önce
başarılı olduğu sınavları anımsatın. Başarılarını düşünerek kendi kendisini
coşturmasına destek olun” diyor.
04 Mayıs 2018 20:37