Prof.
Dr. Rüstem Aşkın, internet bağımlılığının gençlerin veya yetişkinlerin günlük
hayatlarını, insan ilişkilerini, evliliklerini ve mesleki yaşamlarını
bozabildiğini söyledi.
Sağlık Araştırmaları ve Stratejileri Derneği Başkanı da olan
psikiyatrist Prof. Dr. Rüstem Aşkın, internet veya sanal bağımlılığın dünyada
olduğu gibi Türkiye'de de çok ciddi bir ruh sağlığı sorunu olduğunu söyledi.
İnternetin aşırı ve kontrolsüz kullanımının hayatları alt üst
ettiğini vurgulayan Aşkın, "Kişiler arası ilişkileri sıkıntılı, çekingen,
kaygılı, depresif ve hiperaktif insanlarda sanal bağımlılığın daha fazla
olduğunu gözlüyoruz. Ülkemizde yeni yeni gündeme gelen internetteki bahis
siteleri çok ciddi bir sorun halini almıştır. Özellikle genç erkeklerde veya
ergenlerde online oyunlar çocukların hayatlarını alt üst edici, yıkıcı
sonuçlara yol açabilmektedir." diye konuştu.
"İlişkilerini, evliliklerini ve mesleki yaşamlarını
bozabiliyor"
Aşkın, bu tür oyunların sürekli kendilerini güncelleyerek sonu
olmayan hedefleri dikte ettiğini dile getirerek, şöyle devam etti:
"Gençlerin önüne sonu gelmez, bitmez tükenmez bir alem
açmaktadırlar. Gençlerde adeta gerçek dünyayla oyun oynadıkları dünya iç içe
girmekte, birbirinin yerine geçmekte ve karışabilmektedir. Gençler, gerçek
dünyadan daha çok o oyunların dünyasına yönelebilmekteler. Bağımlılar bu
oyunlardaki başarılarını önemserken gerçek hayattaki başarısını hiç
önemsemeyebiliyorlar. Teknoloji veya sanal bağımlılık, gençlerin veya
yetişkinlerin günlük hayatlarını, insan ilişkilerini, evliliklerini ve mesleki
yaşamlarını bozabiliyor. Normalde hepimiz bu tür olumsuz sonuçlara üzülürken kimi
bağımlılar aksine sevinebiliyorlar. 'Boşandım daha çok oynarım' veya 'Okuldan
atıldım daha çok oyun oynayacağım' gibi düşünebilen bağımlılar var. Bu da
bağımlılık için çok ciddi kriter olarak düşünülebilir."
Teknolojinin ele geçirdiği kişilerin hobi, yeme içme, kişisel
bakım gibi yaşamsal gerekliliklerini geri planda bırakabildiğini anlatan Aşkın,
"Teknoloji bağımlılığının sıklığı da toplumda yüzde 4-5 civarında. Lise ve
üniversite öğrencilerinde ise yüzde 6-7 civarında. Yani her 15-20 yetişkin veya
öğrenciden birisi bu bağımlılıkla boğuşuyor." ifadelerini kullandı.
Beğenilme Bağımlılığı
Aşkın, konunun bağımlılık boyutuna işaret ederek, şunları
kaydetti:
"Hepimiz beğenilmek isteriz ama 'Sabah akşam paylaşımımı kaç
kişi beğenmiş?' diyerek internet sayfamıza bakma hastalığı da aslında bir ruh
sağlığı sorununa işaret ediyor. Sürekli beğenilme isteği temelde öz güven
eksikliğinin sonucu. Kendimizi yeterince beğenmiyorsak başkalarının bizi
beğenmesini ısrarlı biçimde isteriz. Sürekli takdir ve onay beklentisi,
beğenilme bağımlılığı da bir sorun."
04 Temmuz 2020 14:51