“Ey Âdemoğulları! Size avret yerlerinizi
örtecek giysi, süslenecek elbiseler indirdik. Takva elbisesi ise daha
hayırlıdır. İşte bunlar Allah’ın ayetlerindendir. Belki düşünüp öğüt alırlar.” (A’râf / 26)
“Ümmetimin
son dönemlerinde öyle kadınlar çıkar ki onlar görünürde giyinmişlerdir, fakat
(elbiselerinin inceliği, darlığı ve kısalığından) çıplak hükmündedirler…” (Müslim: 125)
İnsanlar için
dünya ve ahiret mutluluğunu esas alan İslam, dünya hayatlarını nasıl yaşamaları
gerektiğinin ölçüsünü belirlemiş ve çerçevesini çizmiştir. Zaman ve şartların
değişmesi, İslam’ın insanların hayatıyla ilgili koyduğu temel ilkeleri
değiştirmez. Müslüman, İslam’ın belirlediği ve sınırlarını çizdiği şekilde
yaşamak ve hayatını bu çerçevede düzene koymakla yükümlüdür.
İslam’da,
Müslüman kadınların giyim ve kuşamlarıyla ilgili de bir ölçü belirlenmiştir. Bu
ölçüyü yani Müslüman kadınların tesettürünü kabullenmeyen şeytan ve
taraftarları, Müslüman kadınların örtülerini hedef tahtasına koymuşlardır.
İslam’ın bu emrine karşı kesintisiz bir şekilde mücadele sürdürmektedirler.
Müslüman kadınların giyimlerini kendi istedikleri noktaya getirmek için büyük
bir çalışma içindedirler. En azından Müslüman bayanların giyim kuşamlarını
yozlaştırmak için uğraş vermektedirler. Maalesef bu hedeflerine büyük ölçüde de
ulaşmış görülmektedirler. Çünkü toplumda tesettür alanında ciddi bir yozlaşma
söz konusudur.
Dinimiz,
cahili denilebilecek giysilerden uzak durulmasını, insanı takvaya yönlendirecek
giysilerden istifade edilmesini istemektedir. Sorumluluk sahibi her bayan giyim
ve kuşam noktasında çok hassas olmalıdır.
Mahremlerinin
yanında bile kadınların tesettürlerine riayet etmeleri İslami şahsiyetleri ve
takvaları gereğidir.
Tesettürün
İslami kişiliğimizi ve karakterimizi oluşturduğu ve bizi şeytan ve dostlarının
oyun ve entrikalarından koruduğu bilincinde hareket ederek giyim ve kuşamımıza
şekil vermeliyiz.
Özellikle
genç kız ve bayanlar, giyimleri, tesettürleri üzerinde ciddiyetle durmalı,
İslami sınırlara uymak için gerekli çabayı göstermelidirler. Yabancı insanların
etkisinden kurtularak kendilerine salih Müslümanları örnek almalıdırlar.
İslam
toplumunda giyim-kuşam çok hassas ve önemli bir konudur. Özellikle genç
kızlarımız en uygun tesettür biçimini kendilerine model olarak benimsemelidirler.
Anneler kızlarına gerek dışarı gerekse de içeri kıyafetlerini doğru seçmede yol
gösterici olmalıdırlar. İslami olmakla beraber davetçi kimliğine de uygun
kıyafetler almalıdırlar. Yani sadece helal – haram açısından değil, içinde
bulunduğumuz topluma uygunluk, kabul edilebilirlik, kötü örnek olmamak yönünden
da konuyu ele almalı ve çocuğumuzu yönlendirmeliyiz. Dar, tamamen batı tarzı,
bizim kültürümüze uygun olmayan elbiseler iç kıyafet olarak kullanılacak olsa
dahi uygun değildir. Bu konuda anneler ne yapmaları gerektiğini bilmiyorlarsa
kızlarının abla ve hocalarıyla istişare halinde olmalı, onların tavsiyelerine
kulak vermelidirler.
Anneler,
ablalar kendileri ile beraber küçük çocuklara giysi aldıkları zaman mutlaka
tesettüre uygun elbiseler almalıdırlar. “Küçüktür, bir şey olmaz” anlayışı
içine girmemelidirler. Çocuklarımız küçük yaşlardan itibaren giyim tarzımıza
alışmalıdırlar. İslami olmayan giyim şekillerine özenmemelidirler. İslam
düşmanlarının küçük yaşlardaki bir çocuğu tesettürlü gördükleri zaman nasıl
çılgına döndükleri herkesin malumudur.
Bayanlar
giysi konusunda şu hususlara riayet etmelidirler:
–
Giyilen elbiseler tenin rengini belli edecek kadar ince ve şeffaf olmamalıdır.
–
Giyilen elbiseler erkeği kadına, kadını da erkeğe benzetecek cinsten
olmamalıdır. Kadınlar erkeklerin, erkekler de kadınların elbiselerini
giymemelidirler.
–
Kadın ve kızlar bedenlerinin şeklini belli eden dar elbiseler giymekten
kaçınmalı, bol ve bedeni bütünüyle örtecek cinsten elbiselerden istifade
etmelidirler.
– Dikkat
çekici, süslü ve gözleri kendisine yönlendiren özelliklere sahip elbiselerden
kaçınılmalıdır. Ayrıca elbisenin rengine dikkat edilmeli, dikkat çeken ve
Müslümanların heybetine yakışmayan şatafatlı renkli elbiselerden istifade
edilmemelidir.
–
İsrafa kaçan, pahalı ve lüks elbiselerden kaçınılmalıdır.
-Küçük
çocuklara, başkalarının sembol ve işaretlerini taşıyan elbiseler
giydirilmemelidir.
-İslam
düşmanlarının giydiği, onlara benzemeye yol açan elbiselerden uzak
durulmalıdır. Fasıklara ve sefihlere benzeten elbiseler giymekten
kaçınılmalıdır.
-Parfüm
ve benzeri kokuların sürüldüğü elbiselerle dışarı çıkmaktan kaçınılmalıdır.
-Modaya
uymaktan ve moda elbiseler giymekten kaçınılmalıdır. Modanın Müslümanların
örtünme ve tesettür hassasiyetleriyle uyuşmadığı, tesettür kültürünü
yozlaştırdığı bilinmelidir.
-Giyilen
elbiseler, İslami şahsiyetin yansıması ve göstergesi olmalıdır. Dışarıdan
bakanlar karşısındakinin kılık kıyafetiyle bir İslami şahsiyet olduğunu
anlamalıdır.
Tesettür
konusunda maalesef yozlaşma çok fazladır. Sorumluluğumuz gereği başkalarına
örnek olmamız gerekirken özellikle genç bayan ve kızlarımızın giyim
kuşamlarıyla bir yozlaşmaya doğru sürüklendikleri, başka insanlara benzeme
hevesi içinde oldukları hususunda yoğun haberler ve şikâyetler alıyoruz. Bu da
bizi üzüyor. Bacılarımızın bu konuya daha ehemmiyetle eğilmelerini, başta
kendileri, aileleri olmak üzere tesettür konusunda herkese örnek olmalarını
istiyoruz. Bu konudaki kusur ve ihmalkârlıkların olumsuzluğunun sadece bizimle
sınırlı kalmadığı, çevremize de sirayet ettiği bilincinde olmalıyız. Hiç kimse
kendisini ve davasını ihmal etmesin, gafil olmasın. Aksi halde, Allah korusun,
şeytan ve dostlarının emellerine bilmeden katkı sağlamış olur.
27 Temmuz 2020 13:59